Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Erkeklik

Toplum ve Bilim - Sayı: 101

Toplum ve Bilim Dergisi

Toplum ve Bilim - Sayı: 101 Gönderileri

Toplum ve Bilim - Sayı: 101 kitaplarını, Toplum ve Bilim - Sayı: 101 sözleri ve alıntılarını, Toplum ve Bilim - Sayı: 101 yazarlarını, Toplum ve Bilim - Sayı: 101 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
250 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kadın Ya Da Erkek Değil, "İnsan"
Bazı konulara yönelik olarak, özellikle bizim toplumumuzda bizatihi konunun kendisinin hak etmediği muamelelerde bulunmak adeta normalleşti. "Aykırı" gibi tanımlanan, bu şekilde dışsallaştırılmaya çalışılan nice konu bu çabanın sonucunda, konu hakkında bizzat ön yargı sahibi olmayan insanları bile yanıltır hale geldi. Bahsettiğim mevzu
Toplum ve Bilim - Sayı: 101
Toplum ve Bilim - Sayı: 101Toplum ve Bilim Dergisi · İletişim Yayınevi · 20146 okunma
Erkek ya da "erkekleşmiş" mühendisler, kadınların kullanacağı teknolojileri tasarlarken, o teknolojiyi kullanacak kadınları da "tasarlarlar". Tasarım, reklamlardaki toplumsal cinsiyet imgeleriyle beraber, kullanıcıya bazı toplumsal cinsiyet rolleri dayatır: Makyaj yapan kadın sürücü, teknolojiyle yaratıcı bir ilişki kurma yeteneğinden yoksun kadın sekreter ya da yemeği daha lezzetli pişirmesi, çamaşırları daha beyaz yıkaması gereken ev hanımı gibi.
Sayfa 139 - Toplum ve Bilim Dergisi - 101 (Güz 2004)Kitabı okudu
Reklam
Toplumsal inşayı savunanlar, tarihler ve kültürler aşırı cinsellik/cinsiyet tanımlarını reddeder. Buna göre, evrensel, genel geçer bir cinsiyet tanımı yoktur. Kültürlere ve tarihi dönemlere göre cinsiyetin ve cinselliğin kazandıkları anlamlar değişiklik göstermektedir.
Sayfa 128 - Toplum ve Bilim Dergisi - 101 (Güz 2004)Kitabı okudu
Son kısım oldukça önemli
... erkeklik ile kast edilen en basit haliyle, temelde erkeklerin içine sokulduğu bir toplumsal cinsiyet kalıbı, bir "ideal erkek kimliği"dir; ancak bununla kalmaz, daha karmaşık yönleri de içerir. Bir kere, sadece erkeklere özgü değildir, kadınlar da erkekler kadar erkekliği üretir, tüketir ve birer toplumsal rol olarak "oynarlar". Bu yaklaşıma göre, toplumsal cinsiyet bir "yapı" olmaktan çok bir "performans"tır. Erkeklik kliplerden şiire, rap şarkı sözlerinden spora, bira reklamlarından psikoterapiye kadar her şeyi kapsayan toplumsal söylem aracılığıyla kurulur ve ataerkillik tarafından sürekli olarak yeniden şekillendirilir; hatta ataerkilliğin asıl gücü kökleşmiş geleneklerden değil, erkekliğin sınırlarını toplumsal iklime göre değiştirme kapasitesinden kaynaklanır.
Sayfa 128 - Toplum ve Bilim Dergisi - 101 (Güz 2004)Kitabı okudu
Erkek olarak dünyaya gelmenin hala önemli bir değer ve avantaj olarak algılandığı ülkemiz koşullarında, bir erkeğin Kur'an pasajlarında özdeşleşebileceği modellerin bolluğu açısından sorun yaşamayacağı açıktır. Özellikle kadınlarla erkeklerin aynı bağlam içinde konu edildiği pasajlarda, mevcut durumdan hareketle erkeklerin -kadınlardan sorumlu ve onları idare eden- bir "kavvamlık" statüsüne konumlandırılması, Türk erkeklerinin geleneksel rol algılarıyla uyumlu bir durumdur. Kadınları idare etme görevinin en yüce otorite olan Allah tarafından kendilerine bahşedildiğini düşünen erkekler, bunun kendi fıtratlarında bulunan doğal bir üstünlükten kaynaklandığına inanmaktadırlar. Söz konusu ayetlerin, ilahi vahyin hitap ettiği ilk toplumun aile yapılanmasını betimlediği, dolayısıyla normatif bir hüküm olmadığı yolundaki görüşlere itibar eden erkeklerin sayısı ne yazık ki, oldukça sınırlıdır.
Sayfa 87 - Toplum ve Bilim Dergisi - 101 (Güz 2004)Kitabı okudu