Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hayatımızın Kırılma Anları

Travma Psikolojisi

Tarık Solmuş

En Beğenilen Travma Psikolojisi Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen Travma Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Travma Psikolojisi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
ABD'de yapılan bir çalışmaya göre katılımcılar tarafından rapor edilen travmaya maruz kalma oranı %50-60 civarında iken aynı katılımcılar arasında hayat boyu TSSB şikayet oranı %8 civarındadır; aynı oranlar Cezayir'de %92'ye karşı %37 olarak bulunmuştur (de Jong vd., 2001; Kessler vd., 1995)
Derin bir kendisi olma arzusu hep çeşitli kaygıları nedeniyle derin bir kendisi olamamayla sonuçlanmıştır.
Sayfa 125Kitabı okudu
Reklam
Kendi acılarını, kendisine acı verilmesini kontrol edemeyen seri katil için acı çektirilen her kurban yaşamı üzerinde bir kontrolünün olduğu duygusunu uyandırır.
Sayfa 164Kitabı okudu
Sürekli bir tehdit algısı sürekli bir stres demektir.
Sayfa 199Kitabı okudu
Hepimiz öylesine kaderin eline düşmüşüz ki, zavallı çıplak insancıklar…
Sayfa 223Kitabı okudu
Reklam
Öylesine değersizlik duygusu yaşamaktadır ki ölüm bir kurtuluş gibidir; bu nedenle de yaşamına son verdiği günü “hayatının en güzel günü” diye adlandırmaktadır.
Sayfa 123Kitabı okudu
Boşanma sonrasında çocukların durağan, güvenli, sıcak, yakın ilişkilere, ebeveynlerini olumlu bir rol modeli olarak görmeye ihtiyacı vardır.
Sayfa 103Kitabı okudu
Beşikten mezara devam eden bir süreç olan bağlanma, bireyin yaşamının her alanındaki tercihlerini ya da yönelimlerini etkiler ve biçimlendirir.
Sayfa 209Kitabı okudu
Burda temel nokta; hiçbir ilişkinin her iki taraf için de aynı anda başlayıp aynı anda bitmediğidir.
Reklam
"Artık seni sevmiyorum!" cümlesi erkeğe "tanınan" ; daha doğrusu erkeğin belki de hiç haberinin bile olmadığı onlarca şansın ve kadının ilşkiyi duygusal, düşünsel ve cinsel olarak bitirmiş olmasının bir sonucudur.
Örneğin kadınlar filmlerde hep koruyucu, kollayıcı, eşine sadık, vb. bir durumda sunulurken erkekler güvenilmez, eşini her an terk edebilecek, yaşamı tamamen işine ve kariyerine odaklı vb. olarak sunulur. Bu sunulma şekilleri de hem erkek çocuklarının kafalarındaki erkekliği, hem de kız çocuklarına öğretilen kadınlığı bir kat daha pekiştirir.
Dünyanın birçok ülkesinde eşe yönelik tecavüzün hala normal sayıldığı ya da böyle bir tecavüzün farkında olunmadığı; kadının yaşadıklarının başta kendisi tarafından bile bir tecavüz olarak adlandırılmadığı kültürlerin varlığı gözden kaçmamalıdır.
Kuşkusuz, sonsuz bir aşk olmadığı gibi sonsuz bir ilişki de söz konusu değildir.
Bir kadın tanımadığı biri tarafından tecavüze uğrayabildiği gibi "romantik" ilişki yaşadığı sevgilisi ya da evli olduğu eşi tarafından da tecavüze maruz kalabilir.
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.