Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tüm Eserleri - Oyunlar Şiirler Mektuplar Yazılar Tutanaklar

Sabahattin Ali

Sayfa Sayısına Göre Tüm Eserleri - Oyunlar Şiirler Mektuplar Yazılar Tutanaklar Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Tüm Eserleri - Oyunlar Şiirler Mektuplar Yazılar Tutanaklar sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Tüm Eserleri - Oyunlar Şiirler Mektuplar Yazılar Tutanaklar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, Birinci Meclis İkinci Hizmetkâr: Yani, gözlerimin donuk bir mehtaba bakabilmesine razıyım, tek büsbütün kapanmasınlar.
Sayfa 13 - Epsilon Yayınevi
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, Birinci Meclis Birinci Hizmetkâr: Ölmek, Etrafında dolaşan, konuşan ve yürüyen adamlara iştirak edememek, artık onlardan büsbütün ayrı olmak... (Ölünün elini tutar, kakdırır ve yavaşça tekrar bırakır. El aşağıya doğru sallanır.)
Sayfa 14 - Epsilon Yayınevi
Reklam
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, Birinci Meclis İkinci Hizmetkâr: Fakat döndüğü zaman evini harap olmuş, malını mülkünü yağma edilmiş buldu. Çocuklarının birini de ölmüş...
Sayfa 14 - Epsilon Yayınevi
Esirler
Ne fena şey değil mi? Ne? Ölmek. Etrafında dolaşan konuşan ve yürüyen adamlara iştirak edememek, artık onlardan büsbütün ayrı olmak...
Sayfa 14
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, Birinci Meclis Birinci Hizmetkâr: Ben bu akşamki toplantıda ölü bir babayı ziyaretten daha başka sebepler de görüyor gibiyim...
Sayfa 15 - Epsilon Yayınevi
Reklam
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, Birinci Meclis İkinci Hizmetkâr:... Fakat Bilge kendisini öldürmekle bunlara bir faydası dokundu mu? Birinci Hizmetkâr: Yalnız kendisine... İkinci Hizmetkâr: (Başını sallayarak) Hiçbir şey ölümden daha korkunç değildir! Birinci Hizmetkâr: Her şey ölümden daha korkunçtur.
Sayfa 15 - Epsilon Yayınevi
Güneş herkese aynı ışığı dağıttığı halde kuvveti ellerinde tutanlar bizim ondan kendileri kadar istifade etmemize hayret ediyorlar, buna müsade etmek istemiyorlar.
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, İkinci Meclis Tulu: Karanlık merdivenlerinden bir kere bile sendelemeden çıktım. Ayaklarım bu eve olan aşinalıklarını daha kaybetmemişler. Sokakta bile ayağıma çarpan her taş kendisini eskiden tanıdığımı bana hatırlatmak istiyordu. O taşlarda hâlâ küçük ve çıplak ayaklarımın izi, hâlâ dizlerimin kanı vardır. Bu sokaklarda ve bu evde her şey eski ahbap olduğumuzu, düşman olmamıza imkân olmadığını söylüyorlar; fakat ben bir Çinliye sapladığım bıçakla kendisini de öldürdüğüm babamı görebilmek için bu sokaklardan bir gölge gibi geçmeye, bu eve bir hırsız gibi karanlıkta ve sessizce girmeye mecburum. (Elleriyle etrafını gösterir) Bu eve, bu eve!.. Nasıl anlatayım...
Sayfa 16 - Epsilon Yayınevi
Sokakta bie ayağıma çarpan her taş kendisini eskiden tanıdığımı bana hatırlatmak istiyordu.
Reklam
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, İkinci Meclis Tulu: Güneş herkese aynı ışığı dağıttığı halde kuvveti ellerinde tutanlar bizim ondan kendileri kadar istifade etmemize hayret ediyorlar, buna müsaade etmek istemiyorlar. Zannediyorlar ki herhangi bir tesadüfün bugün kuvveti onlara vermiş olması bizim bu havayı daha az teneffüs etmemiz, bu güneşte daha az ısınmamız için bir sebeptir.
Sayfa 16 - Epsilon Yayınevi
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, İkinci Meclis Birinci Türk: Dünyada kuvvetlinin ve zayıfın, akıllının ve budalanın, faziletli olanın ve sefilin aynı derecede malik oldukları bir hak vardır: Yaşamak hakkı!.. Hiçbir meziyet, hiçbir kuvvet bu hakkı birisinden alıp diğerine vermek salahiyetinde* değildir. Çinliler bize yaşamak hakkını bile vermiyorlar. * Yetkinliğinde
Sayfa 16 - Epsilon Yayınevi
Dünyada kuvvetlinin ve zayıfın, akıllının ve budalanın, faziletli olanın ve sefilin aynı derecede malik oldukları bir hak vardır: Yaşamak hakkı!..
Esirler, Oyun, 1 tablo, 3 perde, Üçüncü Meclis Birinci Türk:.. Eğer Çin şarapları senin damarlarında kanının ateşini söndürmedi, güzel çiçekler sana yaylalarımızın kum kokusunu unutturmadıysa bizim başımıza geçeceksin.
Sayfa 17 - Epsilon Yayınevi
300 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.