Türkçülüğün Esasları
Ziya GökalpSözler ve Alıntılar
Türkçülüğün memleketimizde zuhurundan evvel, Avrupa da ili hareket meydana geldi. Bunlardan birincisi, Fransızcada Turquerie denilen, Türk hayranlığı’dır. Türkiye’de yapılan ipekli ve yün dokumalar, halılar, kilimler, çiniler, Demirci ve marangoz işleri, ciltçilerin, tezhipçilerin yaptıkları ciltler, tezhipler, mangallar, şamdanlar, ilh… gibi Türk sanat eserleri çoktan Avrupa’daki güzel eser meraklılarının dikkatini çekmişti. Bunlar Türklerin eseri olan bu güzel eşyayı binlerce lira vererek toplarlar ve evlerinde bir Türk salonu yahut Türk odası vücuda getirirlerdi.
Sayfa 5Kitabı okudu
Bilhassa, daha kolejde iken, Gürcü gençlerinden, son derece milliyetperver olan bir arkadaşı ona milliyet aşkını aşılamıştı. Türk şairi Mehmet Emin Bey’e Türkçülüğü aşılayan Afganlı Şeyh Cemalleddin’dir. Mısır’da Şeyh Muhammed Abduh’u, Kuzey Türkleri arasında Fahrettin oğlu Rızaeddin’i yetiştiren büyük İslam inkılapçısı, Türkiye’de Mehmet Emin Bey’i bularak halk dilinde, halk vezninde millet sevgisiyle dolu şiirler yazmasını tavsiye etmişti.
Sayfa 10Kitabı okudu
Düşünmek ve söylemek kolaydır. Fakat, yapmak ve başarıyla sonuçlandırmak çok güçtür.
Sayfa 11Kitabı okudu
maddi meziyetlerimiz ırkımızdan geliyor, manevi meziyetlerimiz de terbiyesini aldığımız cemiyetten geliyor. Büyük İskender diyordu ki benim hakiki babam 2. filip değili aristo dur. Çünkü birincisi maddi varlığımın ikincisi de manevi varlığımın meydana gelmesine sebep olmuştur.
Avrupa’da Türk modası
Avrupalı ressamların Türk hayatına dair yaptıkları tablolar ile şairlerin ve filozofların Türk ahlakını tavsif yolunda yazdıkları kitaplar da Turquerie’nin içine girerdi. Lamartine’in, Aguste Comte’un, Pierre Laffite’nin, Pierrre Loti’nin Farrere’in Türkler hakkındaki dostane yazları bu kabildendir. Avrupa’daki bu hareket tamamiyle Türkiye’deki Türklerin güzel sanatlardaki ve ahlaktaki yüksekliklerinin bir tecellisinden ibarettir.
gerçekten de bir adam kanca müşterek olduğu insanlarda ziyade dilde ve dinde müşterek olduğu insanlarla yaşamak ister. Çünkü insani şahsyetimiz bedenimizde değil ruhumuzdadır.
Sayfa 20Kitabı okudu
Sosyoloji ilmi gösteriyor ki deha esasen halktadır. bir sanatkar ancak halktaki estetik zevkin göründüğü bir yer olduğu taktirde dahi olabilir.