Buralarda, 1960-1980’lerin meşhur yıldızı Zeki Müren’in plaklarını, Moda’dan bahsedildiğinde ışıl ışıl parlayan gözleri gördüm. Üç kadeh rakıdan sonra, son derece düzgün bir Türkçe’yle ezbere okunan Nazım Hikmet şiirlerini dinledim. Üstelik bütün bunlar karanlık ve hüzünlü bir özlemle dolu değil, neşeli bir hava içerisindeydi.