Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Siyaset, Din ve İş Dünyası

Türkiye'de Yeni Kapitalizm

Ayşe Buğra

Türkiye'de Yeni Kapitalizm Gönderileri

Türkiye'de Yeni Kapitalizm kitaplarını, Türkiye'de Yeni Kapitalizm sözleri ve alıntılarını, Türkiye'de Yeni Kapitalizm yazarlarını, Türkiye'de Yeni Kapitalizm yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
296 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitabın faydalı olduğuna hiç şüphe yok ama Ayşe Buğra'nın ardına sığındığı devlet teorisini anlamakta epey güçlük çekiyorum. Yeterince açıklayamadığını düşünüyorum. Bir devlet var, zamanında burjuvazi yaratmaya çabalayan ama sonra onunla itişen kakışan, nihayetinde başka bir devlet daha var yaratılmış burjuvaziyi yok sayıp yenisini yaratmaya
Türkiye'de Yeni Kapitalizm
Türkiye'de Yeni KapitalizmAyşe Buğra · İletişim Yayınları · 201519 okunma
AB'yle ilişkiler
Türkiye'nin aday ülke statüsü siyasal ve ekonomik hayatta İslam'ın güçlenişine karşı askeri darbe ihtimalini düşürmüştü.
Sayfa 204 - 205Kitabı okudu
Reklam
Marx ağlıyor
ASKON web sitesindeki kısa filmler Batılı olay örgüleri ve karakterler kullanarak bu temayı geliştirmektedir. Bu filmlerden birinde okyanusta seyreden güzel bir geminin batışı anlatılır. Gemide zengin yolcular iyi vakit geçirirken yoksullar temel ihtiyaçlardan bile yoksundur. Geminin batmasının sebebi zenginlerin bencilliğine isyan eden yoksulların aptallığıdır. Zenginlerin insan kardeşlerinin çilesine duyarsızlığı felaketi tetikler.
Sayfa 195Kitabı okudu
MÜSİAD'ın yayınladığı Homo İslamicus başlıklı bir makale derlemesinde tahayyül edilen İslami düzenin kapsamlı bir tablosu bulunabilir. Bu tablonun geneline baktığımızda, ilk başta para kazanmayı meşrulaştırma ve İslam'ın gerek bireysel zenginleşmeyle gerek ulusal ekonomik kalkınmayla uyumlu olduğunu gösterme çabasıyla karşılaşıyoruz. İkincisi, İslami ekonomi modelinin Hayek'in eserlerinde bulunan muhafazakar liberal yaklaşımla benzerlikler taşıyan bir tarzda kavramsallaştırıldığını görüyoruz. Piyasa ekonomisi, Hayekvari tarzda kendiliğinden bir düzene sahip olarak tahayyül ediliyor ve hükümet müdahalesini gereksiz kılacak şekilde, toplumsal ilişkilere dayanan bir ahlak temelinde işlediği öne sürülüyor.
Sayfa 193Kitabı okudu
2010'daki anayasa değişikliği referandumuyla ilgili ateşli tartışmalar sırasında TÜSİAD yöneticileri tarafından dile getirilen eleştiriler, başbakanı açıkça "bitaraf olan bertaraf olur" diye uyarıda bulunma noktasına getirdi.
Sayfa 189Kitabı okudu
Ethem Sancak
"Yeni bir ses vardı Türkiye'de, yeni bir siyaset anlayışı vardı. Fakat bunların dillendirildiği bir mecra yoktu. Biz buna soyunduk. O gün dedim ki, "Bir mevzi almak lazım. AK Parti'ye ve Tayyip Erdoğan'a destek vermek lazım." En ihtiyaç duyduğu yer neresi? Medya, medyada zayıftı. "Ben ona zayıf olduğu noktadan destek vereceğim, onun fikriyatına ve hareketine destek verecek şekilde medyaya yatırım yapacağım" dedim. Ve yaptım. Kanal 24'ü açtık, Star'ı aldık. Ciddi bir fonksiyon da icra ettik."
Sayfa 161Kitabı okudu
Reklam
Medya sektörünün diğer sektörlerden kritik bir farkı vardır, çünkü medya sektörü işadamlarının hükümetten iyilik gördüğü değil aslında hükümete iyilik yaptığı bir alandır. (...) Bu alımlar siyasi bağlılıkları yansıtıyordu, ama aynı zamanda hükümetle iyi ilişkiler sağlamlaştırıyordu ki diğer sektörlerde başarılı olmak için bu ilişkiler kaçınılmazdı.
Sayfa 162Kitabı okudu
Türkiye'de işadamları, her zaman, siyasi otoritenin düşmanlığını kazanmamak için çaba harcamışlardır. Ama 1950'lerdeki DP dönemi haricinde, hükümetle istikrarlı ilişkileri sürdürmek için siyaseten tarafsız bir tavır genellikle yeterliydi. İşadamları 1970'lerde özgüven kazanmaya başlamış ve hükümete yönelik eleştirilerini daha yüksek sesle dile getirir olmuşlardı. AKP döneminde ise, her seçim zaferiyle birlikte iş dünyasından gelen eleştirilere tahammül azaldı.
Sayfa 158Kitabı okudu
Ortaçağ'dan kalma bir şehir olan Hasankeyf'i sular altında bırakacak olan projeye karşı başarılı bir kampanya yürütülünce, yabancı kredi kaynakları projeden çekildi. Bunun üzerine kredileri sağlamak için iki Türk bankası devreye girdi, böylece proje hukuken sorunlu bir tarzda devam etti, çünkü dış kredi kullanıldığı için ihale uluslararası ihale özelliği kazanmış ve normal ihale usullerinden muaf tutulmuştu. Yabancı kredi kaynakları çekilince bu gerekçenin ortadan kalkmasına rağmen yeni bir ihale açılmadı ve ilk baştaki sözleşme değişmeden kaldı.
Sayfa 153 - 154Kitabı okudu
Hükümetin altyapı projeleri için açık ihale yerine diğer usulleri kullanması da tartışmalara yol açtı. Örneğin büyümesini kamu ihalelerine borçlu olan Kalyon Grubu, pek çok ihaleyi devlet usulü ve açık olmayan diğer ihale usulleriyle almıştı ki ilkesel düzeyde bu yöntem sadece doğal afetler ya da salgınlar gibi istisnai durumlarda kullanılabiliyordu.
Sayfa 153Kitabı okudu
Reklam
HES'ler sadece işletmeciler açısından değil, kar amacıyla üçüncü taraflara ruhsat satışı yapan simsarlar için de büyük bir kazanç kapısı oluşturmaya başlamıştı.
Sayfa 133Kitabı okudu
Yüksek mahkemeler hala kamu çıkarını korumak için özelleştirmelere müdahale etmeye çalışıyordu, ama 2010 Eylül referandumunda kabul edilen anayasa değişikliği bu mahkemelerin özelleştirmeyle ilgili meselelerdeki yetkilerini büyük ölçüde kısıtladı.
Sayfa 131 - 132Kitabı okudu
2008'de alınan bir kararla KİK'in (Kamu İhale Kurumu), mesela belli bir vakadaki kuralsızlıklara dair medyadaki haberlere dayanarak, bir kamu ihalesini soruşturmada yetkisi ortadan kaldırıldı ve bu kurum artık sadece ihaleye katılan firmalardan birisinin şikayeti üzerine soruşturma yapabilir hale geldi. Aynı yıl bu tip şikayetlerde bulunmak için gerekli dosya masrafları yükseltildi. (...) Bu değişiklikten sonra, kurumun yönetim kurulu sadece hükümetin atadığı bürokratlardan oluşmaya başladı.
Sayfa 128Kitabı okudu
Sadece 2005'te ve 2006'da elde edilen özelleştirme gelirleri önceki yirmi yılda elde edilenin iki katından fazlaydı. (...) 1985 ile 2004 arasındaki süreçte toplam özelleştirme geliri 2004 ile 2011 arasındaki gelirin yaklaşık dörtte biri kadardı.
Sayfa 113Kitabı okudu
Gülen ağının toplumun geniş kesimlerinde yarattığı korku, cemaatin mekanizmaları ve çeşitli devlet kurumlarındaki kontrolüyle ilgili bir kitap yazan gazeteci Ahmet Şık'ın yayımlanmamış kitabının yasadışı ilan edilmesi ve tüm nüshalarının imha edilmesiyle zirveye ulaştı.
Sayfa 110Kitabı okudu
30 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.