"Canlı damlalar halinde akıttıkları gözyaşı -ki içlerinde yaşayan tek şey buydu- ellerine doğru taştığında, anladılar ki ne kelimeler, ne öpücükler, ne de teslimiyetin kendisi, birlikte ağlamanın mutluluğu kadar esaslı anlatmıyor aşkı."
"Kırk yıl kadar önce, intihar ettiğini bana telefonla haber verdiklerinde şaşırmadım ama üzüldüm, çünkü vazgeçme ve yadsımalarla dolu tüm yaşamının gecikmiş bir intihar olduğunu düşündüm."
Her şeyi sanrıyla açıklayanlardan ,en azından,sık sık görüldüğü gibi onu öznellikle karıştıranlardan değilim. Sanrı bana göre bir ruh hali olmaktan ziyade bir kuvvet.
"sanıldığından çok daha yaygın olan ruh evlilikleri, ruh eşlerinin her birinde varolan ve bazılarına göre hüznün kalanderliği olan acılığın sırrı, yakınlığın sırdaşlık içeren çekiciliğini yenilmedği sürece tamamına ermez."
"Ben kadını bu cezadan kurtarmanın hayırsever bir davranış olacağını düşündüm. "
"Bu tanrının adaleti!" diye atıldı çilekeş. Kutsal sözler konusunda engin bir bilgiye sahip görünen gezgin, yumuşak bir sesle;
"İsa da eski dünyanın günahlarını fedakarlığıyla bağışlatmak için gelmedi mi?"diye karşıladı.
"Yoksa vaftiz,dine karşı işlenen günahları olduğu kadar İsa'ya karşı işlenen günahları da arındırmıyor mu?"