En Eski Uluslararası İlişkiler Teorileri Gönderileri
En Eski Uluslararası İlişkiler Teorileri kitaplarını, en eski Uluslararası İlişkiler Teorileri sözleri ve alıntılarını, en eski Uluslararası İlişkiler Teorileri yazarlarını, en eski Uluslararası İlişkiler Teorileri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Teori nedir?
Sosyal bilimlerde teori, olayları kavramsallaştırarak basit şekilde neden-sonuç ilişkisi kurmaya yarar.
Bir metafor yapmak gerekirse; sosyal bilimlere teorik bakmak, bir şehrin haritasına bakmak gibidir.
Uluslararası ilişkilerde Gerçekçilik
Gerçekçilik; genel anlamıyla dünyaya olduğu gibi kabul etmek üzerine kuruludur. Uluslararası ilişkilerde Gerçekçilik teorisi ise; Uluslararası sistemin idealler, değerler ya da olması istenilenler yerine sistemin ana unsurları olan devletlerin amaçlarını ve çıkarlarını gerçekleştirmeye yönelik davranışlar doğrultusunda şekillendiğini ileri sürer.
Sayfa 31 - Gerçekçiler / @quneshhKitabı okudu
Uluslararası İlişkilerde Klasik Gerçekçiler vs Yeni Gerçekçiler
Klasik Gerçekçilik genel anlamıyla insan doğasındaki kötü tarafların devletlerin davranışlarına yansıdığını ve devletlerin bekalarına sürdürmek için güçlerine mümkün olduğunca artırma yoluna gittikleri görüşüyle bir uluslararası ilişkiler açıklaması yaparken, yeni Gerçekçilik uluslararası sistemin yapısının devletler üzerinde yaptığı baskı Dolayısıyla şekillenen davranışları ve davranışların sonuçları üzerine kurulu bir görüş ile karşımıza çıkmaktadır.
Sayfa 32 - Kripto YayıneviKitabı okudu
Klasik Gerçekçilik
İdealizme göre devletler, kendi çıkarlarını dünya çıkarlarının arkasına koyabilirlerdi. Gerçekçiler tarafından ütopik olarak algılanan bu görüş, "herkesin çıkarına olanı mutlaka birden çıkarıyla çatışacağı" tarihsel tecrübesi ile çatışmasına rağmen iki Savaş arasındaki dönemde uygulanmaya çalışılmıştı.
Sayfa 33Kitabı okudu
Klasik Gerçekçilere Göre U.İ
E.H. Carr, Hans J. Morgenthau, Reinhold Niebuhr , Frederick Shuman ve George Kennan gibi uluslararası ilişkilerde güç arayışının ve mücadelenin hiç bitmeyen ileri süren gerçekçiler, Uluslararası toplumda her zaman başat güçlerinin olduğunu ve bu güçlerin kendi çıkarlarını tüm toplumların çıkarı gibi sunmaya çalıştıklarını, Böylece de herkesin çıkarını olabilecek bir yapının olamayacağını savunurlar.
Uluslararası İlişkilerde Gerçekçilerin İlkeleri
1 - Siyaset; kökleri insan doğasında olan nesnel yasalarla yönetilmektedir.
2 - Uluslararası politikada, gerçekçiliğin yolunu bulmasına yardım ederinin en önemli noktalardan biri güç kavramıdır.
3 - Ulusal çıkarları elde etmek politikaların özüdür, fakat çıkarların hiç değişmeyen sabit kavramlar olduğunu ileri sürmek mümkün değildir.
4 - Gerçekçiliğin; uluslararası eylemlerin ahlaki öneminin farkında olmasına rağmen ahlaki ilkelerin Bir kalıp halinde devletlerin davranışlarını uygulanabileceğinin ileri sürülemeyeceğidir.
5 - Bir Devletin eylemlerinin ahlaki olup olmadığının tartışılmasında Dünya geneline uygulanacak ahlaki yasaların varlığını Gerçekçilik kabul etmez, çünkü her devlet kendi girişimini kendi ahlaki ölçütlerine göre doğru bulmaktadır.
6 - Gerçekçiler; uluslararası ilişkilerin kendi başına bağımsız bir alan olduğunu düşünürler ve her alanın kendine özgü bir düşünce yapısı olduğu gibi gerçekliğinde olayları güç ve çıkar bağlamında ele aldığını ileri sürerler.
Sayfa 34Kitabı okudu
Gerçekçilere göre; savaşın amacının düşmanı, kendi iradesinin kabulüne zorlamak için bir kuvvet kullanma eğilimi olduğundan hareketle savaşların temel nedenini, Devletlerin isteklerinde yani çıkarında yatmaktadır.
Klasik Gerçekçilik devletleri uluslararası ilişkiler dünyasının temeline koyar ve devlet eylemleri uluslararası ilişkilerdeki tüm gelişmeleri oluşturan nedendir.
İdeal bir devletin nasıl olması tartışmasının ötesinde Gerçekçilik, devletlerinin varoluşuna halkın güvenliğini ve refahının sağlanması temelinde bakmaktadır.
Devletin olmaması durumunda insanlar sürekli bir mücadele ve çatışma halinde bulunmaktadır. Bu üst otorite insan davranışlarına kısıtlamakta ve ülke içinde bir güvenlik ortamı oluşturmaktadır. Fakat diğer taraftan, kendilerinde bulunan kötü özellikleri yenmek için devlet kuran İnsanların bu özellikleri devlete geçmektedir ve böylece insan doğası, devletin eylemlerine şekil vermektedir.