Gözleri önünde, bütün unsurlarıyla gelişen, yenilenen dünyada, azıcık farklılaşanı; "Bütün bütünüyle yoldan çıkmış" sayıyor, kendilerine benzemeyenler çoğaldıkça, "Dünyanın sonu geldi" sanıyorlardı. Alıştıkları dışında, başka yaşayış biçimleri olduğundan habersiz, yazısız yasalarla görünmez duvarlar arasına sıkışan hayatlarına bir çeşni kırıntısı sızmadan ölüp gidiyorlardı.