Ünlülere Mektuplar
Turan DursunÜnlülere Mektuplar Gönderileri
Ünlülere Mektuplar kitaplarını, Ünlülere Mektuplar sözleri ve alıntılarını, Ünlülere Mektuplar yazarlarını, Ünlülere Mektuplar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Devlet radyo ve televizyonundan akşam sabah yapılan - İslam'ın propagandasına yönelik - dini yayınlar vardır. Bu yayınlarla, körpesinden kartına değin tüm beyinleri kirletip durmakta, tümünün ırzına geçilmekte. Neredeyse tümüne yakın bir bölümü "din öğretimi" yapar duruma getirilen okullar ve kurumları vardır. Artık "İslam'a göre hamurların mayalanıp pişirildiği" bir "Milli eğitim" (!) vardır. Devlet kadrolarının ona göre düzenlenmişliği ve yürütülmesi vardır. Sayılabilir daha da...
(14 Mart 1987)
…Dahası Türkiye Cumhuriyeti’nin “Cumhurbaşkanlığı” makamında bulunan kişi kalkıp İslam için “dinimiz” diyebiliyor ve tüm dinlere, dinsizliğe karşı yansız olması gerektiğini görmezlikten gelebiliyor.
(5 Ekim 1984)
Sayın Anday,
“Din”den geldim, uzun yıllar “müftü” olarak da görev yaptım ama inancımı yitirdim. Bir “tanrıtanımaz”ım şimdi. Bir tepki olarak değil. Bir inceleme sonucu. “Tanrı”nın, “din”in, “dinler”in nasıl doğduğunu, hangi kesime yaradığını biliyorum.
Yine biliyorum ki dinler ve inançlardaki oluşturmalar nedeniyle gezegenimizdeki akıllı yaratıkların akılları “koşullu” ve “ırzına geçilmiş” durumda. Aynı nedenle insanlar sürüleştirilmiş. Siz bunları çok daha iyi bilirsiniz.
Erdal İnönü’ye.
İslamcı ortaklıklar ve vakıflar, tüyler ürpertici güçtedir. Bunların da desteğiyle, İslam’ın ‘’iktidar’’a gelmesi az bir olasılık değildir. Bunu görmemekse bir aymazlıktır. Politika, oy ve çıkarın için bugünün ve yarının insanlarının dünyasını karartma yolunda adım atmadan önce düşünmelisin bay politikacı!..
(11 Aralık 1988, Ankara)
Erdal İnönü’ye. (Laiklik ve Zorunlu din dersleri üzerine)
Binlerce yıllık ilkellikleri, bugünkü ve gelecek kuşaklara aşılamak ya da bu aşıya izin vermek ne büyük sorumsuzluktur. Tarihin en gerici yönetimlerinden birini - İslam nedeniyle - kurup yaşatmış olan Osmanlı yönetiminde bu aşı, yeterince yapılagelmiştir.
(11 Aralık 1988, Ankara)
Mektubum senli benlidir. Temel yalındır, sen dir.Sizler,sayınlar sonradan eklenmedir. Saygı için eklenmişlerse de zamanla bu anlamı yitirmişlerdir. Politikacılar ve izleyenleri bunu daha iyi bilirler. Politikacı, sayın der, arkasından sövgüleri ya da başka aşağılamaları sıralar. Bunu herkes biliyor artık. Kısacası, sen derkenbir hakaret amacım
Kaynak YayınlarıKitabı okudu
...ülkemizde gericilik ve karanlık, aydınlar eliyle koyulaştı.