İyi akşamlar sevgili okurlar.
Hepinize güzel bir gün diliyorum.
Kitabın dili oldukça yalındı ve baya da akıcıydı bilimsel kitap vb. kitap okumaktan sıkılmış olanlara öneririm. Bir film tadındaydı.Kitap Romalı rahip Marcia ile idam kararı imzalanmış Numidyalı Uzerkaf arasında geçen aşk sanılan duygu üzerinde duruyor.Rahibenin tamamen Uzerkaf'a kendini teslim etmesi ve ona güvenip her şeyini arkada bırakarak onun bulunduğu ülkeye gidip mutlu mesut yaşarken Üzerkaf'ın Marcia 'nın ona olan bu kadar güvenine rağmen gidip eski sevgilisi ile yasak aşk yaşaması bu mutlu hayatı sonlandırır ve Marcia tekrar Roma ya dönmek ister ve kaçar ama Üzerkaf izin vermez ve onu zorla tekrar eve götürmek ister bunun üzerine Marcia onu öldürmek zorunda kalır.
Ey Güneş tanrı, erkeği ne garip...!Tek boynuzlu hayvandan daha güçlü,Bağradas boyunda çiçek açan çiçek açan kamıştan daha narin ve daha yumuşak ,iyi ve kötü onunla beraber yaşar.Kendini tatmin edinceye kadar kadın için ölür; kadın kalbinin bütün ateşiyle sevdiği zaman ondan yüz çevirir. Kendine sadakatsiz olana karşı sadıktır. kendine sadık olanı aldatır ona ihanet eder .Ah ...bu ne muammadır ve gözyaşları içinde inleyen zavallı kadınlar için bu ne acıklı haldir.
Umut hiç beklemediğin anda , kendini çaresizliğin kollarına attığın zaman karşına çıkabiliyor. Bu ne büyük bir mucize....
Burada, şu kutsal yıldızların altında söylüyorum ki, Marcia'yı temiz , sadık bir kalple seviyorum. Ölüm : eğer bir gün ona ihanet edersen cezalandır beni .
"Ay battı.Denizin yüzüne karanlığın perdesi indi. Yıldızların altına bulutlar uzandı;kasvetli bir gece oldu.Bulutlardan süzülüp gelen birkaç yıldız ışığını da su, yahut dehşet verici karanlık yutuyordu."