Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Uygarlık ve Bilim

Ali Demirsoy

Uygarlık ve Bilim Gönderileri

Uygarlık ve Bilim kitaplarını, Uygarlık ve Bilim sözleri ve alıntılarını, Uygarlık ve Bilim yazarlarını, Uygarlık ve Bilim yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İslamcılık ve Turancılık siyasasının başarı kazandığına ve dünyayı uygulama alanı yapabildiğine tarihte rastlanma­ maktadır. Soy ayırımı gözetmeksizin bütün insanları kap­ sayan tek bir dünya devleti kurma hırslarının sonuçları da tarihte yazılıdır. Bizim uygulanabilir gördüğümüz siyasal yöntem, ulusal siyasadır. Dünyanın bugünkü genel koşul­ ları ve yüzyılların kafalarda ve karakterlerde yerleştirdiği gerçekler karşısında hayalperest olmak kadar büyük yanılgı olamaz. Tarihin dediği budur, bilimin aklın, mantığın dediği böyledir., Mustafa Kemal Atatürk
Orta Asya'nın doğusunda ve kuzeydoğusunda yaşayan Türklerin başlarının üstünde saçını bir demet halinde yu­ karıya doğru toplamasının nedeni, öbür dünyada katran kazanına atıldıklarında, atalarının elleri yanmadan bu saç tutamından çekerek onları çıkarması olduğu yazılmakta­ dır. Böylece atalara saygı hem bu dünyada hem öbür dün­ yada bir kurtuluş aracı olarak da kullanılmıştır.
Reklam
1400'lü yıllardan sonra matbaa yaygınlaştı; metinle­ rin değişmezliği, kişiye göre yorumlanması büyük ölçü­ de ortadan kalktı. Bilginin güç olduğunun anlaşılması ve matbaa ile basım maliyetlerinin ve kağıt fiyatlarının bü­ yük oranda düşmesi kapitalizmi olağanüstü güçlendirdi. Bilginin mülkiyet gibi korunması gündeme geldi. Özel­ likle 1800 yıllarından sonra sayfa numarası konması ku­ ral oldu; daha önce quatro ya da folia olarak adlandırılan, büyük bir kağıdın dörde katlanması (yani bugünkü yakla­ şımla fasikül olarak tanımlayabiliriz) ile oluşan demet re­ ferans olarak veriliyordu. Böylece 1800 yıllarının başında eser hakları başladı.
Telif hakkı vahşi kapitalizmle birlikte ön plana çıktı; çün­ kü bilgi para demekti. Başlangıçta Dante'nin dediği gibi, alıntının arkasına örneğin Demirsoy'dan denen bir ibare eklenerek atıf yapılsa da aslında telif yine de en son yaza­ nın oluyordu.
Homeros'un, Odysseus (Odisseus) destanında ayrı iki önemli sahne vardır. Sahnenin birinde geçmişin kahra­ manları ve ozanları övgüyle anlatılır. İkinci sahnede Odis­ seus; memleketi İthaka'ya döner ve orada halkın tümünü öldürür. Ancak onların arasında bir ozan ve şair vardır, onu geçmişi geleceğe bağlayan kişi olarak öldürmez.
Bir çeşit Şaman usulü yaşayan Keltlerde ustaca yaşamı öğ­ reten rahiplere, şifacılara, alimlere ve büyücülere "Druid" deniyordu.
Reklam
Dinler tarihi aslında çatışma tarihidir.
Sayfa 441Kitabı okudu
Ateizm çoğunlukla eğitimli, bilgili ve kültürlü insanlar arasında yaygındır.
Dinlerin egemen olduğu yerlerde huzur hiçbir zaman olmamıştır.
Sayfa 438Kitabı okudu
Bunlar tesadüf mü?
Dogmanın olduğu her yerde doğa bozulması daha da şiddetlidir. Haritayı alın dini eğilimlerin güçlü olduğu ülkelere ve boğuştukları sorunlara bir bakın.
Sayfa 435Kitabı okudu
75 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.