Vahiy & Akıl Işığında Dini Doğru Anlamak
Beşir İslamoğluVahiy & Akıl Işığında Dini Doğru Anlamak Sözleri ve Alıntıları
Vahiy & Akıl Işığında Dini Doğru Anlamak sözleri ve alıntılarını, Vahiy & Akıl Işığında Dini Doğru Anlamak kitap alıntılarını, Vahiy & Akıl Işığında Dini Doğru Anlamak en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Toplum statik değildir; koşullar toplumu değiştirir. Bin yıl önceki toplumun koşulları ve değer yargıları dikkate alınarak yapılan yorumlar, bugünkü insanların meselelerine çözüm olmayabilir. Onun için her çağda insanların akıllarını kullanarak vahyin ışığında meselelerini yorumlayarak çözüme kavusturmalari gerekir.
Sayfa 11Kitabı okudu
Arkadaşımızdan bir mesaj geldiğinde hemen açar okur, bizden bir şey istiyorsa, hemen gereğini yerine getiririz. Bunu yapmadığımız takdirde arkadaşımıza karşı mahcup duruma düşeriz.
Peki, Allah'ın kitabı Kur'an, arkadaşlarımızdan gelen mesajlar kadar bir değere sahip değil midir? (Sayfa 14)
Vahiy olmayınca akıl şaşkınlığa düşer; akıl olamayınca da vahiy yararsız kalır. Akılsızlar akıldan yoksun oldukları için değil, aklı kullanmadıkları için akılsızdırlar. (Sayfa 9)
Vahiy ve akıl ile ilgili hassasiyetleri tenellendirdiktan sonra şunu da belirtelim ki toplum statik değildir; koşullar toplumu değiltirmektedir. Bin yıl önceki toplumun koşulları ve değer yargıları dikkate alınarak yapılan yorumlar, bugünkü insanların meselelerine çözüm olmayabilir. Onun için her çağda insanların akıllarını kullanarak vahyin ışığında meselelerini yorumlayarak çözüme kavuşturmaları gerekir. (Sayfa 11)
Aklını kullananlar bilirler ki İlahi öğretiler birer hazinedir; bu hazinenin bitip tükenmesi mümkün değildir. (Sayfa 11)
Vahyin muhatabı insandır, yani akıldır. Vahiy yoldur, nurdur; akıl da o yoldaki ışıklardır. Göz ile ışık ilişkisi ne ise, vahiy ile akıl ilişkisi de odur. Vahyin diliyle tebliğ edilen "hakikat bilgisinin" anlaşılmasında akıl vazgeçilmez bir araçtır. Vahiy ile akıl Allah'ın birer hücceti ve birer delilidir. O bakımdan vahiy ile akıl asla çelişmez. (Sayfa 9)
Peygamberimiz Kur'an dışında bir kaynağa başvurmamıştır. O, bütünüyle Allah'ın ayetlerini tebliğ etmiş ve o ayetlere göre yaşamıştır. Aksini iddia etmek, dalalettir. (Sayfa 18)
Allah insana vahiy ikram ederken, önce vahyi idrak edecek olan temiz fıtrat, temiz vicdan, duyular, şuur ve akıl vererek üstün ve şerefli kılmıştır. (Sayfa 9)
Vahiy, Allah'ın kelamıdır ve Allah'ın şefkat ve merhametiyle insana lütfettiği bir ikramıdır. Allah, yarattığı insanoğluna vahiy ikram ederek onu şerefli kılmıştır.
Kur'an, hiçbir zaman aklı kullanmayı, düşünüp tefekkür etmeyi, islamı çağın gereklerine göre yorumlamayı tekelci bir mantıkla sadece belli bir çağda yaşayan insanlara bırakmamıştır. Aksine her çağda yaşayan insanlara akıllarını kullanmasını, düşünüp üretmesini, yeni yaklaşımlarla yorumlar getirmesini öğütlemiştir. (Sayfa 11)