Jesse Custer, yıllar önce bir kilisenin küllerinde başlayan, Yaratılış’ın gücü, Tanrı’yı bulmak, Katillerin Azizi ile yüzleşmek, eski sevgilisine kavuşmak, yeni bir vampir arkadaş edinmek, binbir türlü düşman ve dost edinmek, geçmişinin ağırlıklarını geleceğinin güzellikleriyle donatmak bir yana, kan, ter, gözyaşı, ihanet, yaşam ve ölümle dolu sıradışı yolculuğuna son vermek üzere.
İntikamcı Herr Star ve can dostu Cassidy ile son kez yüzleşecek.Tulip’i ne kadar çok sevdiğini bir kez daha anlayacak ve Katillerin Azizi ile son kez bir ittifak kuracak, bir son mu yoksa başlangıç mı olacağı belli olmayan bir savaş daha verecek.
“Hikayenin belli bir şekilde ilerlediğini sanırken, aslında en başından beri çok daha farklı bir şeyi anlattığını fark etmek komik değil mi sence de?”
Bu güzelim seriyi tanımlayan en iyi alıntı kesinlikle bu bence.Tek kelimeyle MÜ-KEM-MEL idi!!! Cidden böyle mükemmel bir seriye böyle mükemmel bir son yakışırdı ki Garth Ennis acayip iyi bir iş çıkarmış, kendisinin bir hayranıyım artık.Jesse, Tulip ve Cassidy’i çok ama çok özleyeceğim.Hatta her bir karakteri iyisiyle kötüsüyle çok özleyeceğim, kitaplığımda baş köşede duracak artık bu seri.Bittiği için üzgünüm ama bu bir daha baştan başlayıp Vaiz maratonu yapamam demek değil, kendimi böyle teselli ediyorum.Cidden verdiğim her kuruşa değdi, iyi ki almışım, okumuşum, sinemaya gitmekten çok daha keyifli gerçekten de.