İnsan sevdiklerine veda edemiyormuş. Bunu çok iyi anladım.
Peki, veda etmeden gidilir mi uzaklara?
Uzaklar kabul eder mi veda etmeyeni?
Kim kime veda eder aslında, giden mi, kalan mı?
Hep tercih etmek zorunda bırakılıyoruz. Pembe mi mavi mi? Ekşi mi tatlı mı ? Kar mı güneş mi? Hayal mi gerçek mi? Birini seçerken diğerini illa ki bir kenara itiyoruz. Hayatın gerçeği bu, pişman olmak istemediğin seçimleri yaparken tozpembe hayallere dalmayacaksın. Çünkü her seçim bir terk ediş, her terk ediş bir pişmanlıktır. Fakat insanız,beşeriz, hatalardan ders çıkarırız. Peki, bu modern hayat zımbırtısı içinde hata yapmamıza izin var mı? Yoksa ilk hatada gözden düşecek miyiz?