“Türk, vites tutmaz,” demişti, bir gün. “Şanzımanı hep arızalıdır. Bire takarsın, tuttu sanırsın, birkaç dakika ancak dayanır, tak atar, başka vitese geçer, yavaşlar, hızlanır, ama durması gereken yerde durmaz! Türk’ün istikrarına güvenemezsin. Ne duygusal düzlemde güvenebilirsin, ne günlük hayatta. Fırtınadır, akıllı uslu bir meltem değil. Rüzgârının enerjisinden de o yüzden yararlanamazsın ya zaten, ne zaman dineceği belli olmaz ki.”