Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

XVIII. Yüzyılda Osmalı-İspanya İlişkileri

Hüseyin Serdar Tabakoğlu

XVIII. Yüzyılda Osmalı-İspanya İlişkileri Sözleri ve Alıntıları

XVIII. Yüzyılda Osmalı-İspanya İlişkileri sözleri ve alıntılarını, XVIII. Yüzyılda Osmalı-İspanya İlişkileri kitap alıntılarını, XVIII. Yüzyılda Osmalı-İspanya İlişkileri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İspanya ile 14 Eylül 1782 tarihinde yirmi bir madde ve bir sonuç kısmından oluşan bir ahidname ve bununla beraber bir tarafsızlık maddesi imzalanmıştı. Antlaşma imzalandıktan sonra Avrupa devletleri nezdinde ses getirmiş ve gizli bir madde ile Osmanlı Devleti'nin düşmanlarına karşı Cebelitarık boğazının kapatılacağı söylentisi yayılmıştı. Antlaşma 24 Aralık 1782'de İspanya kralı III. Carlos, 24 Nisan 1783'te de I. Abdülhamid tarafından onaylanarak yürürlüğe girmişti. İspanya temsilcisi Don Juan de Bouligny Ekim 1784'te padişahın huzuruna kabul edilmiş ve ilk daimi İspanyol elçisi olarak göreve başlamıştı.
Don Juan de Bouligny ve İspanyol heyeti 6 Ekim 1784 tarihinde hediyelerini takdim için I. Abdülhamid'in huzuruna kabul edildiler. I. Abdülhamid'in dikkatini en çok sefer çadırı çekmişti. Zira bu çadır XV. yüzyılda İspanya Müslümanlarına karşı yürütülen Granada Savaşı esnasında Aragon Kralı Fernando tarafından kullanılmıştı ve büyük bir tarihi öneme sahipti. İspanya bu anlamlı hediye ile İslam ve Hıristiyan dünyaları arasında savaş döneminin sona erdiğini ve barış çağının başladığını vurgulamak istiyordu.
Reklam
Avrupa'da İspanya ile mücadele eden Fransa, 1525 yılındaki Pavia yenilgisinden itibaren Osmanlı Devleti ile yakınlaşmayı stratejik bir yaklaşım olarak benimsemiş, bu amaçla İstanbul'a elçiler göndermişti. XVI. yüzyıl boyunca Fransa, İngiltere ve Hollanda devletleri Avrupa'da İspanyol hegemonyasına karşı Osmanlı Devleti'ni bir güvence olarak görmüşlerdi. Osmanlılar ve Avrupa Hıristiyan dünyasını bölmek ve muhtemel bir haçlı seferine engel olmak için bu devletler ile yakınlaşmayı temel strateji olarak benimsemişlerdi. Bu politikanın en önemli ayağı olan Osmanlı-Fransa ittifakı en somut örneğini 1543-44 seferinde vermiş ve Osmanlı donanması Fransa'nın Toulon limanında kışlamıştı.
Osmanlı İspanya ilişkilerini tarihi seyri içerisinde dönemlere ayırmak mümkündür. İlk dönem İber Yarımadası’nda Ve Anadolu’da siyasi birliklerin sağlanması için İspanyolların Müslümanlara karşı yürüttükleri Reconquista hareketi ve Osmanlıların Bizans’a karşı gaza ruhu ile mücadele ettikleri XVI. Ve XV. yüzyıllardır. İkinci evrede, siyasi birliklerini tamamlayan Osmanlı ve İspanyol imparatorlukları dünya hakimiyeti iddiasıyla, İslam ve Hıristiyan dünyalarının temsilcileri olarak Akdeniz merkezli bir çatışmada karşı karşıya gelmişlerdir. Üçüncü evre, 1571 İnebahtı Savaşı sonrasında Akdeniz merkezli büyük askeri harekatların terk edilmesi ile XVIII. yüzyılın sonuna kadar devam edecek olan korsanlık çağıdır. Bu dönemde Akdeniz’de Osmanlı gücünü garp ocakları temsil ederken , İspanyol tarafını da Haçlı ruhu ile Müslümanlarla mücadele eden Malta ve İtalyan korsanları temsil etmişti. Osmanlı İspanya ilişkilerindeki son evrede İspanya ve Osmanlı devletlerinin 1782 yılından itibaren yaşadıkları barış ve dostluk dönemi olarak ele alınabilir. Bu dönemden sonra Osmanlı devleti İspanya ile savaşmamasına rağmen XVIII. yüzyılın son yıllarında yaşanan krizler ile ilişkiler ciddi bir sınavdan geçmiştir.