Yas Tutarak Yaşamın Yüceltilmesi

Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu

Martin Prechtel

Featured Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu Posts

You can find Featured Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu books, featured Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu quotes and quotes, featured Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu authors, featured Yağmura Kavuşan Toprağın Kokusu reviews and reviews on 1000Kitap.
Bilim harika bir şey olabilir ama aslına bakarsanız temelde bir ölçme tutkusudur. Bu işlev ile şu işlev arasında karşılaştırmalar kurmak için her şey milyarlarca tasarlanmış şekilde ölçülmelidir. Bu, günümüzün siber-bilgisayar çağında kocaman çok yönlü bir karmaşıklıkla tertiplenebilirken geçmişte olduğu gibi şimdi de herhangi bir şeyin, evrendeki herhangi bir yerde, eskiden olduğu gibi, şimdi olduğu gibi ve gelecekte olabileceği gibi doğal işleyişini tahmin edip grafiklendiriyormuş gibi görünen “eksiksiz modeller” formüle etmek için kullanılır. Yanılsamanın kaynağı, insanların neler bekleyebileceklerini gösteren bir menüyü “bilmenin”, yaşamı daha öngörülebilir hale getireceğine inanmaktır. Böylece “yaşam kalitemizi» iyileştirmek için her arızayı daha başında düşünüp iyileştirir ve Tanrı'nın şans ve kaosa olan sevgisine biraz saygı göstererek uzak geçmişimizdeki gibi yaşamak zorunda kalmaktan vazgeçeriz. Yas hayatımıza geldiğinde, bazen bilim, ölçülen denklem dünyalarının gerçekte ne kadar karmaşık, güzel ve kontrol edilemez olduğunu bize göstererek yaşamaya devam etmemize yardımcı olabilir. Gerçek şu ki başka bir şey istemediğimiz bir yöne hareket etmeden hakikat baskılanamaz veya kontrol edilemez. Hakikat kontrol edilemez, ancak tamamen yaşanabilir veya korku ve başarısızlıktan kaçınılabilir. Hayvanlar, tam anlamıyla yaşamanın ve ölmenin efendileridir.
Sayfa 144 - Butik Yayıncılık
Kendine acımak daha kolay ve alışılmış bir yoldur. Kendine acımak kayıplarımızın yas aracılığıyla yaşama dönüşmesini engelleyen ve kader oyununda bize dağıttığı kötü karttan ötürü beslediğimiz üstten bakan pasif öfkeyi kendimize karşı yavaşça yanan bir savaşa çeviren bir nevi spiritüel alev geciktiricidir. Bu kendine dönük şiddet, hıncını bizi sevmeye cesaret eden ve mutlu olmamızı isteyen herkesten alır. Tam bir sevgi katilidir. Bir ulusun ya da kabilenin resmi kimlik olarak kurban psikolojisini üzerlerine almaları ve bunu sürdürmeleri düşmanlarına asla sahip olmadıkları bir güç verir ve bizi kayıplarımıza neden olan şeyle müttefik haline getirir: kaybı içeren hayatın daha büyük resmini asla yüceltemediği için donmuş bir toplum. Kaybetme olayını öyle bir şeye çevirmeliyiz ki sadece bizim için değil, insanların geri kalanı için de şifa veren bir şey olsun. En yüce insanlar her zaman böyle yapmışlardır; sıradan insanlar da denemeli. Neler yaşadığımızın farkındaysak ya da neler yaşadığımızı bize gösterebilecek, yardım edebilecek bilinçli biri varsa kayıplarımızla ilgili genel kabul gören boş retorik, ikisi de kutsayıcı olan hem anlatım hem de hayatı ele alış biçimimizde daha spotane yaratıcı bir konuşma sanatına dönüşebilir.
Sayfa 166 - Butik Yayıncılık
Reklam
270 gün boyunca bir kere bile nefes almamız gerekmez çünkü annemiz dokuz ay boyunca bizim için nefes alır.
Sayfa 15 - butik yayıncılık, 2020
İnsanın kendine biçtiği değer ile o değerli insanın yüceltmeyi iyi bilen gerçek ruhlarımızın sahip olduğu gibi bir yaşama kabiliyeti arasındaki denklemin tüm dengesini değiştirebilir.
Eğer tüm hayatımızı geniş bir kapsamda görmeye çalışırsak normal bir varoluşun her aşamasında, kendimizi tam da uzman gibi ve rahat hissetmeye başladığımızda, hayatın huzursuz kalbinin doğasının tam o anda bizi önceden rahat olan dönemin tamamen dışına çıkıp umutsuzca acemi olduğumuz bir döneme girmeye zorladığı açıkça görülebilir. Her evrede sanki yaşamayı yeni baştan öğrenmemiz gerekiyormuş gibi olur. Normal ve önlenilemez olsa da bu doğal hayat değişimleri genellikle büyük kayıplar olarak yaşanabilir. Çocukluktan ergenliğe geçmenin yası ya da erkek veya kadın olmak için ergenliği bırakmak ya da ebeveynlerimizin varlığından kayıplarına geçiş ya da çocuklarımızı altın gibi orijinal, akıllara durgunluk veren güzel periler yerine bizden nefret eden ve olabildiğince uzağa gitmeye çalışan gençler olarak yetiştirmenin yası ya da aynı çocukların bizim gibi sınırlı, korkak ve katı yetişkinler haline geldiğini görmelerinin yası ya da kendimizin saygıdeğer yaşayan idoller olmaktan nasıl da çapayı kaldıracak veya ineği yakalayacak gücü artık olmayan, unutulmuş sönük kahramanlar haline döndüğümüzü görmenin yası vb... Bunlar yaşamanın tamamen beklenen yasıyla dolu sadece birkaç evresidir.
Sayfa 13 - Butik Yayıncılık
Gölge her zaman kötü değildir :)
Ama daha da önemlisi, eğer bu deliliğin herhangi bir yanı değişecekse her birimizin kendimiz için bir nevi ulus oldugunu ve ulus olarak değişmek için gücümüzün bulunduğunu fark etmemiz gerekir. Her birimizin içinde, ruhumuzun berrakça akan nehrinde eskimiş bir mücevher gibi duran, bugün burada mevcut derin ve asil bir insan vardır ama en yakın komşusu tarafından bile bilinmez: yani kendi derin spiritüel tabiatımıza özgü o gerçek kişi yerine etrafımızdaki kültürün şekillendirdiği kişiliğimizi oluşturan daha dıştaki katmanımız tarafından.
Sayfa 3 - Butik Yayıncılık
Reklam
178 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.