Küçük yaşta annesinin evi terk etmesiyle boşluğa düşen Eray, bu eksikliği çıkarım yapma sanatına merak salarak gidermiştir. Bu konuda yeteneklerini arttırmasıyla birlikte, girdiği ortamlarda insanları kısa sürede analiz edebilmekte ve ince detayları görmesi sayesinde de anlaşılması zor olayları çözebilmektedir. Kız kardeşiyle birlikte İstanbul’a yerleşir ve babası Düzce’de kalır. Burada, yeteneklerini kullanarak özel dedektiflik bürolarından almış olduğu işlerle geçinir ve sırlı olayları çözerek hem para kazanır hem de sevdiği işi yapmış olur.
En yakın arkadaşları Balta İsmail ve Virüs lakaplı Yağmur da Eray ve kız kardeşine eşlik etmektedirler. Tüm olayları dört arkadaş bir araya gelerek çözerler. Bir gün, Sakat Kral lakaplı mafya liderinden bir teklif alırlar. Teklife göre, ülkenin en ünlü pop müzik sanatçısı Melis’i kaçırıp bir hafta saklamaları gerekmektedir. Her ne kadar kabul etmek istemeseler de, babasının şüpheli ölümü sonrası işin ciddiyeti anlaşılır ve karşısındakilerin normal bir mafya olmadığının farkına varırlar. Derken, Balta İsmail’in Kral’ın saflarına katılması yetmezmiş gibi, Yağmur’un da erkek kardeşi yine mafya tarafından kaçırılıp esir alınır. Eray’a gelen gizemli aramalarda ise “kız kardeşin hakkında sakladığın gerçeği biliyorum” denilmektedir. Herşey birbirine karışmıştır.
Sanatçıyı kaçırıp, bir hafta sonra teslim ettiklerinde kendilerinin de öldürüleceğini anlayan Eray, hem işi yapmak hem de kendilerini kurtarmak adına bir dizi planlar yapar. Tabi mafyanın da başka planları vardır…
İşler, her ne kadar karmaşık görünse de, kaos teorisine göre bu karmaşada bir düzen vardır. Eray da, düzensizlik içerisindeki düzeni sağlayan kişidir. Kim bilir, belki bu düzensizlik de onun eseridir…
Gizem ve şüpheyi iliklerinize kadar hissedeceğiniz, aşkın en güzelini yaşayacağınız, dostluk ve kardeşlik duygusunun en tatlı halini bulacağınız bu romanı bir solukta okuyacağınıza emin olabilirsiniz.
Ersan ARSLANYILMAZ