Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Yara Gönderileri

En Eski Yara kitaplarını, en eski Yara sözleri ve alıntılarını, en eski Yara yazarlarını, en eski Yara yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
672 syf.
6/10 puan verdi
·
43 günde okudu
Yeni Crobuzon üçlemesinin ikinci kitabı "Yara", tam 671 sayfalık bir betimleme romanı. Kitap okyanusun ortasında, binlerce geminin birbirine bağlanmasıyla oluşturulmuş bir yüzen şehirde geçiyor. Korsanlık yapılarak toplanan insan ve malzemelerle yaşayan Armada'ya getirilen beş kişinin etrafında dönen olaylar; bir yandan şehrin sürüklendiği macera etrafında bir yandan da şehir içerisindeki güç dengeleri çerçevesinde muazzam bir şekilde betimlenmiş. Marksist bilimkurgunun yaşayan en önemli isimlerinden birisi olan China Miéville, hayal gücü ile oluşturduğu her yeniliği tüm ayrıntılarıyla, sanki gerçekten görmüşçesine anlatıyor roman boyunca. Kitabın anlatıcısı olan Bellis karakterine, onun ikilem, kaygı ve bencilliklerine uyuz olduğumu gizlemeyeceğim. Bellis, roman boyunca bir orta sınıf aydınının her türlü özelliğini sergiliyor: Kaçmak zorunda bırakıldığı Yeni Crobuzon'a olan aptalca özlemi, kendisini sorgusuz sualsiz kabullenen Armada'ya verdiği sistematik hasar, kendisine güvenen herkese ihanet edip bunu normal kabul ederken kendisinin kandırıldığı hiçbir durumu hazmedememesi, sonsuz bencilliği ve dipsiz ahmaklığı ile tam bir aydın... Diğer yandan bir köleyken özgürleşen ve Armada'ya gönülden bağlı bir işçiye dönüşen Tanner Sack, bence kitaptaki en olumlu karakter. Kitabın benim için en zor yanı ise, tüm olay örgüsünü 671 sayfa boyunca Bellis'in gözünden takip etmek zorunda kalmaktı. Bir süre herhangi bir orta sınıf entelektüeline tahammül gösteremezsem, bu 671 sayfa yüzündendir bilginiz olsun ;)
Yara
YaraChina Mieville · Yordam Kitap · 201331 okunma
Benim için eve dönüş olmayacak. Uzaklara gitmeliyim...
Reklam
Ah Ah! nereye gidiyoruz? Hangi cehenneme gidiyoruz böyle?
Gözlerimi kırpıştıracak, arada gözlerimi açacak ama hala uykuda olacağım. Sabah oluyor. Rüyaların içindeyken, geceyi kaçırdım...
Ama ben hayatımı burada geçirmeyeceğim...
Dağların diğer tarafından geliyordum. Soğuk Pençe Denizi’ndeydim.....
Reklam
Kan bir an durur gibi oldu, derken akmaya başladı..
Şehirden ayrılmak için bir yıl uğraştım, derken koşullar değişti, birtakım şeyler oldu ve kendimi, yaşamımı bu gezgin şehirde bir kütüphaneci olarak geçirmeye mahkûm olmuş buldum...
İkimiz bir kayıkla kaçarız, teknelerin arasından geçer, evimize doğru kürek çekeriz...
50 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.