Aslen Erzurum kökenli olmakla beraber, ailesinin Azerbaycan üzerinden İran’a zorunlu olarak göç etmesi ile hayata Tebriz’de başladı. Küçük yaşlardan itibaren babasından dinî ve sosyal eğitim aldı.
Babası, 1944-1946 yılları arasında, Rusların Tebriz’i işgali sırasında, işgale direndiği için, Ruslara esir düştü. Şans eseri hapishaneden kurtuldu, fakat, yaşadıklarından dolayı ağır bir şekilde hastalandı ve ölüm yılı olan 1954’e kadar hasta yatağından çok fazla kalkamadı. Ali Polat, babasını kaybettiğinde 10 yaşındaydı. Babasını çocuk yaşta kaybetmek erkenden hayata atılmasına neden oldu. Kendi ekmeğini kazanmak için küçük yaşlardan itibaren, birçok işte çalıştı.