Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yazınsal Uzam

Maurice Blanchot

Yazınsal Uzam Gönderileri

Yazınsal Uzam kitaplarını, Yazınsal Uzam sözleri ve alıntılarını, Yazınsal Uzam yazarlarını, Yazınsal Uzam yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şiir hep arzu kalan arzunun gerçekleşmiş aşkıdır
Sayfa 178 - Rene CharKitabı okudu
Nedendir bu? Neden bu gidiş? Önemsiz olana doğru bu umutsuz ilerleyiş neden?
Sayfa 162Kitabı okudu
Reklam
Yürüyüşü sessizliğe doğrudur ama yankı sessizliği ona fısıldayan uçsuz bucaksız olarak boşluğa doğru yansıtır ve boşluk şimdi onu karşılamaya gelen bir var­lıktır.
Sayfa 161Kitabı okudu
Ama ne zaman, tüm yaşamların hangisinde en sonunda karşılaşmak için açılan varlıklar oluruz biz?
Sayfa 143 - RilkeKitabı okudu
Gerektiği gibi görmek, her şeyden önce ölmektir, görmeye kendinden geçmenin ve ölümün oluşturduğu bu değişmeyi sokmaktır.
Sayfa 141Kitabı okudu
Sevmek, hep birini sevmek, kar­şımızda birinin olması, dalgınlıkla olmasa da amaçsız tutkunun sıçra­ması içinde yalnızca ona bakmak ve onun ötesine bakmamaktır, öyle ki aşk bizi geri döndürmektense yolumuzu şaşırtır sonunda.
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
Canımız istediğinde geri dö­nememe zorunluluğu içine koyan nedir bizi?
Sayfa 124Kitabı okudu
Bu dünyada, "katıksız bir biçimde dünyasal, derinlemesine dünyasal, ne mutlu ki dünyasal bir bilinç içindedir ki ölüm öğrenmemiz, tanımamız, karşılamamız - belki de gerçekleştirmemiz gereken bir öteki dünyadır. Demek ki yalnızca ölüm anında yoktur: Her zaman, onunla aynı anda varız. Neden, öy­ leyse, bu öteki yana, yaşamın ta kendisi olan ama başka bir biçimde aktarılmış, başkası, öteki ilişki olmuş şeye doğrudan giremeyiz? Ulaş­ma olanaksızlığı içinde, bu bölgenin tanımını bulmakla yetinebilirdik: O "ne bize dönük ne de bizim tarafımızdan aydınlatılmış olan yan"dır. O her şeyden önce bizden kaçan şey, değeri ve gerçekliği olduğunu söyleyemeyeceğimiz, yalnızca "yolumuzun ondan çevrilmiş" olduğunu bildiğimiz bir tür aşkınlık olurdu demek ki.
Sayfa 124Kitabı okudu
Yaşamın korkunçluğuna rıza gös­termeyen, onu sevinç çığlıklarıyla selamlamayan, bu kişi asla yaşamın anlatılamaz güçlerine sahip olamayacaktır, kenarda kalacaktır, karar verildiğinde, ne bir canlı ne bir ölü olacaktır.
Sayfa 121Kitabı okudu
Tanrım, herkese kendi ölümünü ver, ölmek ki gerçekten çıkışı olsun bu yaşamın içinde aşk, duygu ve yıkım bulduğu.
Sayfa 114Kitabı okudu
Reklam
. Romanın geleneksel biçimi olarak kişi kavramı, edebiyatın özünü aramak için kendinden çıkardığı yazarın dünyayla ve kendisiyle ilişkilerini kurtarmaya çalıştığı uzlaşmalardan yalnızca biridir. . . .
İnsanca, bir insana ait olacak ve insana özgü tüm özgürlük ve niyetle dolduracağım bir ölümle mi ölüyorum? Kendim olarak mı ölüyorum yoksa hep başkası olarak mı ölmüyorum, öyle ki, doğrusunu söylemek gerekirse ölmüyorum mu demem gerekirdi? Ölebilir miyim? Ölme hakkım var mı?
Yapıt kendisini ona adayan kişiyi olanaksızlığına direndiği noktaya doğru çeker.
Sanatçı olanaksızın ardından koşarak olası her şeyi elde eder.
Sanat öncelikle mutsuzluğun bilincidir, onun giderilmesi değildir.
614 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.