Bireyciler birbirinin gözünün içine bakıyorlar da, yine de birbirinin varlığını yadsıyorlar. Biz değirmiler boyunca yürüyoruz; kendi kaygılarımızla öylesine sınırlanmışız ki, gerçek olanla düzmece olanı, haydut kaprisiyle su katılmamış öyküyü birbirinden ayırt edemiyoruz artık.
Sayfa 13 - Bilgi Yayınevi