" On beş günlük ömrü on beş seneye sığdıramazsın da, on beş senelik ömrü on beş günde yaşayıverirsin!"
Sabahattin Ali
Okumadım yaşadım.
O kısacık ömrüne birbirinden güzel hikayeleri nasıl sığdırdın ? Ah ne yaptın gözlerimde okyanuslar.
Köylüyü, yokluğu, devletin ne derece etkin olduğunu ne güzel dile getirmişsin..
Bu benim kitabı ikinci
"Kendi kendime: 'Başladığın işi yarıda bırakma iki gözüm, sana yakışmaz!' diyorum" (s.9).
Sabahattin Ali'nin ne zaman bir şiirini, romanını ya da hikâyesini okusam, "Ah be Sabahattin Ali, biraz daha yaşasaydın ve bizler için bu şarkıyı yarıda bırakmayıp biraz daha yazsaydın olmaz mıydı?" demekten kendimi alamıyorum.
Sabahattin Ali bu kitabında 1936-1942 yılları arasında dergilerde yayımladığı hikayelerini bu eserde toplamış. İçerisinde 13 tane hikaye var:
“Asfalt yol, Hanende Melek, Çaydanlık, Ayran, Isıtmak İçin, Uyku, Selam, Bir Mesleğin Başlangıcı, Bir Konferans, Yeni Dünya, İki Kadın, Sulfata, Hasanboğuldu”
Bu hikayeler okuyunca içimizi sımsıcak edecek türden hikayeler değiller tam tersine okuyunca huzursuz olup, anlatılanlar üzerine düşünmemiz gereken hikayeler. Anadolu insanı ve yaşamını tüm gerçekliğiyle anlatan hikayeler. Konu olarak yaşanılan yokluk, yoksulluk, sağlık sorunları, geçim zorluğu, insanların dönem zihniyeti ve olaylara bakış açılarını çok güzel dile getirmiş Sabahattin Ali.
Genel olarak güzel bir kitaptı.
Sabahattin Ali' nin yalın bir dili olmasına karşın anlatılan olaylar bir o kadar sarsıcıydı. Çünkü bu anlatılanlar kurgu değiller aksine o kadar gerçekler ki..
En sevdiğim alıntıyla bitirmek istiyorum:
"Kim olursan ol... Dünyada kendisi için hiçbir şeyi olmayan bir insanın bile başkalarına yardım edecek bir şeyi vardır... Hiç olmazsa bir tek sözü ..."
Yeni DünyaSabahattin Ali · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202027,5bin okunma