"Çocukların yitip gitmesine şahit olmaktan bıktım. Dünyanın hassas ruhlu insanları heba etmesini seyretmekten bıktım usandım. Onlardan daha uzun yaşamamam gereken insanlardan daha uzun yaşamaktan da. Kitaplar hayatım haline geldi çünkü bu zalim ve canavar ruhlu dünyadan kaçmamı sağlıyorlar."
Gerçekleştirmek istediğinizin farkında bile olmadığınız bir hayalin, bir başkası tarafından fark edilmesi denli çırılçıplak hissettiren bir şey daha yoktu insanı.
"Gördüğümüz yıldızların pek çoğunun artık olmadıklarını okumuştum bir yerlerde. Çoktan sönmüşler ve ışıklarının Dünya'ya ulaşması milyonlarca yıl sürmüş," dedi Dill. "Fena bir ölüm sayılmaz," dedi Lydia. "Gittikten sonra bile milyonlarca yıl boyunca ışık saçmak."
"Daha kaç ilkbahar kaldığını merak ettiğin oluyor mu?" diye sordu Dill, gözlerine düşen saçlarını geriye doğru çekerken. "Şu anda on yedi yaşındayız, eğer şanslıysak, altmış üç ilkbahar daha görebiliriz. Gibisinden?"