Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yüreğim Rüzgarlarla Özgür

Pablo Neruda

Yüreğim Rüzgarlarla Özgür Gönderileri

Yüreğim Rüzgarlarla Özgür kitaplarını, Yüreğim Rüzgarlarla Özgür sözleri ve alıntılarını, Yüreğim Rüzgarlarla Özgür yazarlarını, Yüreğim Rüzgarlarla Özgür yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ağır ağır ölürler; okumayanlar, müzik dinlemeyenler ve vicdanlarında hoşgörü barındırmayanlar
"Ağır ağır ölürler; Okumayanlar, müzik dinlemeyenler, vicdanlarında hoşgörü barındırmayanlar..."
Reklam
"İşte burdayım!" diyorum, soyunarak ışıkta, salıveriyorum ellerimi denize ve her şey saydamlaşınca toprağın altında, ben de kavuşuyorum huzura.
Ne söyleyebilirim toprağa dokunmadan Kime dönebilirim yağmur olmazsa? Bu yüzden hiç kalmadım gittiğim yerlerde her yer bir dönüş limanıydı benim için, bu yüzden ne bir tutam saç, ne bir kartpostal getirdim katedrallerden, ne yaptımsa kendi ellerimle yaptım yontarak taşımı, aklımla, akılsızlığımla, huysuzluğumla, öfkeyle, sağduyuyla
Ey, gölgeden okyanus ayından söken şafak, geri dönerim her zaman tutuşan tuzuna senin, yalnızlığın senin her zaman beni iten ve döndüğümde bir kez daha bilmem kimim ben, dokunurum katı kuma, bakarım gökyüzüne, yürürüm bilmeden gittiğim yeri, yükselip düşünceye dek geceden tanımsız çiçekler
Uzakta, hırpani bir şehir çağırıyor beni, zavallı siren soğumasın diye yüreğim hiç çetin görevlerinden, ışığında tüm sevdiklerimin gökyüzüyle, şiirlerle, kıpırtısız, kararsız, kaldırırken kadehini şarkımın.
Reklam
Ne yolculuklara çıktı yüreğim ayaklarında aynı pabuçla, beni besleyen, dikenler oldu. Tedirginlik götürdüm nereye gitsem: vurdular beni ben vuracakken, yığılıp kaldım öldürüldüğüm yerde; ama kalktım, eskisinden daha dinç, ya sonra, ya sonra, ya sonra - Ekleyecek ne var ki? Yaşamaya gelmiştim yeryüzüne.
Uyandı kana susamış ilkbaharı koruların, çıkıyor tilkiler inlerinden çiylerini içiyor yılanlar, ve ben gidiyorum seninle yapraklarda çamlar ve sessizlik arasında, sorarak kendime nasıl, ne zaman ödeyeceğim diye şu bahtımı.
Bir şey geçmiyor aklımdan yazın saydamlığından başka, rüzgârın türküsünü söylüyorum yalnız, geçiyor arabanın içinde tarih toplayarak kefenlerini, madalyalarını geçiyor, ve ben, yalnız ırmakları duyuyorum bir başıma oturuyorum baharla.
Döndüm eve daha yaşlanmış dünyayı kat ettikten sonra. Artık bir şey sormuyorum kimseye. Ama her gün daha az biliyorum.
Reklam
İnsan ne kadar yaşar sonunda? Bin gün mü, yoksa bir gün mü? Bir hafta, yüzyıllarca? Ne kadar sürer insanın ölümü? Ne demek "Sonsuza dek"? Kafam bunlarla dolu, işin aslını öğrenmeye koyuldum.
Sevmem yolculukta, gizli köşelerde Aşk ışığından yoksun boş gözler bulmayı, Aç ağızlar bulmayı sevmem.
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.