Bir roman değil, büyük bir destan.
Yaşar Kemal için en çok nobel alamayan yazar diye bir espri yapılır. İlk 1970’lerde nobele aday gösterilmiş, sonrasında da adı hep Nobel’le alınmıştır. Kimine göre sosyalist olduğu için, kimine göre de başka sebeplerle Nobel alamamıştır. Bana kalırsa Nobel alamayıp, Nobel’in ötesinde yazarlardan birisidir Yaşar Kemal. Diğerleri; Kafka, Çehov, Nabokov, Proust, Joyce vs.
Romana gelecek olursak, bir devrin bitişini, değişimi, değişime ayak uyduramayanın çöküşünü, bir yörenin yazgısını, bir yazgının acısını, insanın umudunu, beklentisini, yalnızlığını, ölümünü, feryadını, yaşayışını, sosyolojisini, paranın, gücün, hırsın yozlaştırdığı insanı, bir yörenin geleneklerini, göreneklerini, kibrin insanı nerelere yönelttiğini, acımasızlığı, haksızlığı, şiddeti dört bir yanıyla dolu dolu anlatan, tasarlayan, detaylandıran ve yaşatan, müthiş sosyolojik, psikolojik ve felsefi çözümlemeler içeren bir eser olmuş. Şiir gibi akıp gidiyor, ilk 50 sayfada nasıl bitecek bu derken, sonra bitmesin diye yavaş yavaş okumayı istettiriyor.
Hasılıkelam, Türk Edebiyatı için önemli bir başyapıt.