" Şayet insanlık, haplarla ve damlalarla kendi acılarını hakikaten azaltmayı öğrenecek olursa o zaman şimdiye kadar değil yalnız sadece bütün felaketlere karşı bir sığınak teşkil eden fakat aynı zamanda bir saadet ve bahtiyarlık temin eden din ve felsefeyi tamamen terk eder."
" Kadınlardan ve aşktan daima iştiyakla ve ihtirasla bahsederdi fakat bir defacık olsun aşık olmamıştı."
" İnsanlar hakkındaki hükümlerinde, hiçbir nüans gözetmeden, sadece siyah ve beyaz gibi müfrit renkler kullanırdı; ona göre insanlık namuslular ve namussuzlar olmak üzere ikiye ayrılmıştı; bunun ortası yoktu."
"Acı, acı hakkındaki canlı düşüncedir. Bu düşünceyi değiştirmek için irade gücü göster, onu silkip at, şikâyet etmeyi bırak; acı kaybolup gidecektir."
Sayfa 37Kitabı okuyor
"Ancak öyle anlar olur ki, yaşama tutkusu beni sarıp sarmalar, işte o zaman aklımı yitirmekten korkarım.
Doya doya, delicesine yaşamak istiyorum ben!"
Sayfa 33Kitabı okuyor
"Diyojen de bir fıçının içinde yaşıyordu, ancak dünyadaki bütün krallardan daha mutluydu."
Sayfa 33Kitabı okuyor
Bu hayattan memnun kalmayan önemsiz insanlar felsefede mi yapmasınlar?
Yalnız kalmadan hakiki mutluluğu bulmak mümkün değildi.