Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eğer. Kristof Kolomb, olasılıklar hesabını bilseydi, Amerika’ya doğru yola çıkması olanakdışı hale girerdi...
Kolomb Amerika'yı keşfettiği anda değil, onu keşfederken mutluydu.
Reklam
Osmanlılar, Avrupa coğrafyasını erken bir dönemde benimsemişlerdir. Pîrî Reis, deniz seferlerinde ele geçen Kristof Kolomb'un haritasından ve en son Por­tekiz portolano'larından yararlanmıştır.
Sayfa 207 - PdfKitabı okudu
Gavur Amerikanın keşfi..
Son olarak Amerika'run Kolomb'tan önce Müslümanlar tarafından biliniyor olması hususundan bahsetmek gerekir. Biz Amerika'yı Kristof Kolomb keşfetti diye biliyoruz. Neden böyle biliyoruz? Çünkü biz bilgilerimizi Avrupalılardan aktarıyoruz da ondan. Lakin Kristof Kolomb hakkında yeni yapılan tetkikler bakın neleri gösteriyor: Kristof Kolomb, Venedik'te İslam alimlerinin kitaplarından, bahya doğru gidildiği zaman yeni kıtalara rastlanacağını okumuş ve öğrenmiştir. Bundan dolayı kendisi de bu işi merak etmiş, ben de gidip bunu göreyim demiş ve ilk defa Atlantik' e açılma cesaretini göstermiştir. Kristof Kolomb Atlantik'te aylarca gidiyor, fakat bir türlü karayı bulamıyor. Hatta öyle bir noktaya geliyor ki gemisinin içerisindeki insanlar isyan etmeye kalkıyorlar. Geri döneceğiz diyorlar. Sen bilmediğin yere bizi götürüyorsun, bunun sonu çıkmaz, diyorlar. Yapılan tetkikler gösteriyor ki o gemide bulunan bazılarının hatıra defterindeki notlardan an-laşıldığına göre- Kristof Kolomb şu sözleri söyleyerek isyanı bashrıyor: "öyle çıkışmayın, böyle söylemeyin. Ben, devamlı olarak batıya gidildiği zaman yeni karalara rastlanacağı fikrini ve bilgisini Müslümanların kitaplarından okudum. Müslüman alimler yalan söylemz. Bu karaya mutlaka varacağız." Nitekim sabrediyorlar, devam edip gidiyorlar. Nihayet Amerika kıtası karşılarına çıkıyor.
"Kendi dünyasında yaşayan herkes delidir. Şizofrenler, psikopatlar, manyaklar. Yani başkalarından farklı olanlar." "Yani, senin gibiler mi?" Zedka soruyu duymazdan gelerek devam etti: "Öte yandan bir Einstein var, zaman ile uzamın ayrı şeyler değil bir karışım olduğunu söylüyor. Ya da bir Kristof Kolomb, dünyanın öte ucunda bir uçurum değil başka bir kıta olduğunu ileri sürmüş. Ya da, insanoğlunun Everest'in zirvesine ulaşabileceğine inanan bir Edmund Hillary var. Sonra Beatles, bambaşka bir müzik yarattılar, eski çağlardaki insanlar gibi giyindiler. Bütün bu kişiler ve daha binlercesi, hep kendi dünyalarında yaşadılar."
Kristof Kolomb, bir gemi dolusu deliyle Amerika’yı keşfetmek üzere yola koyulmuş olmalı.
Reklam
Sorun şu; mutluluk nedir biliyorlar mı? Emin olun, Kolomb Amerika’yı keşfettiğinde değil onu ararken mutluydu. İnanın o, mutluluğun doruğuna ‘Yeni Dünya’nın keşfinden üç gün evvel, mürettebatının isyan edip umutsuzluk içinde gemiyi geriye, Avrupa’ya çevirmek istediklerinde ulaştı! Ama önemli olan lanet olası ‘Yeni Dünya’ değil. Zaten Kolomb da neredeyse onu göremeden, ne keşfettiğinin farkında olmadan öldü. Önemli olan yalnızca hayattır. Hayata durmadan, tekrar tekrar yeniden başlamaktır önemli olan, bulup dinlenmek değil… Ama boşuna konuşuyorum…
Kendi dünyasında yaşayan herkes delidir. Şizof renler, piskopatlar, manyaklar. Yani, başkalarından farklı olanlar." "Yani, senin gibiler mi?" Zedka soruyu duymazdan gelerek devam etti: "Ote yandan bir Einstein var, zaman ile uzamın ayrı şeyler değil bir karışım olduğunu söylüyor. Ya da bir Kristof Kolomb, dünyanın öte ucunda bir uçurum değil başka bir kıta olduğunu ileri sürmüş. Ya da, insanoğlunun Everest'in zirvesine ulaşabileceğine inanan bir Edmond Hillary var. Sonra Beatles, bambaşka bir müzik yaratılar, eski çağlardaki insanlar gibi giyindiler. Bütün bu kişiler ve daha binlercesi, hep kendi dünyalarında yaşadılar."
ATSIZ'DA TURAN TURANCILIK: Türkçülüğün ikinci kanadı Turancılıktır. Irkçılık, Türkçülüğün "iç davası", Turancılık ise "dış davası"dır. Atsız'a göre Turancılık "Türk Birliği"dir. Daha 1934 yılında yazdığı "Yirminci Asırda Türk Meselesi” başlıklı yazının birincisi "Türk Birliği" adını taşır. Ona
"Maceracılığa gelince, bu kelime üzerinde iyi ve ciddî düşünmek lâzımdır. Her maceracılık bir hata olmadığı gibi, her ihtiyat da tedbirli bir davranış değildir. İnsanlığın tarihi siyaset, askerlik ve ilim alanındaki maceralarla doludur. Kristof Kolomb'un batıya giderek Hindistan'a varmak istemesi bir macera idi. Bir sal ile Atlantiği geçmek de öyledir. Kendi yakın tarihimize bakarsak Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıkması da bir maceradır. Birçoklarının buna katılmayışı yurtsever olmayışlarından değil, başarı ihtimali görmemelerindendi. Fakat o, iyi hesap yapmasını bildiği için, başkalarının Türkiye'yi batıracak bir macera diye muhalefet ettikleri teşebbüsünü parlak bir şekilde bitirdi.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.