Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
·
Puan vermedi
Jüpiter, toplamda 67 adet uydusuyla, çevresi en kalabalık olan ikinci gezegen unvanına sahip. Bu uyduların toplam kütlesinin %99’unu ise sadece dört tanesi oluşturuyor: Io, Europa, Ganymede ve Callisto. Gezegensel kategoride incelenen uydulardan Europa, Galileo tarafından keşfedilmiş olan dört uydunun en küçüğü. Ay’la kıyaslayacak olursak, 3.122 kilometre çapındaki Europa’nın bizim uydumuzdan bir parça daha küçük olduğunu söyleyebiliriz. 1610 yılında keşfedilen uydu, gezegenin etrafındaki yörüngesini yaklaşık 3,5 günde tamamlıyor. İlk bakışta camdan yapılmış pürüzsüz bir bilyeye benzeyen Europa, bu görüntüsünü Jüpiter’in yol açtığı güçlü gelgit etkisine borçlu. Ama belki de gelgitler sebebiyle borçlu olduğu tek şey dış görünüşü değildir. Europa’nın yüzeyi buz tabakasıyla kaplı. Bu nedenle ona “buz uydu” da deniyor. Fakat bu buzulların altında Dünya’dakinden daha derin okyanuslar saklı. Genç ve aktif yüzeyinin altında gizlenmiş olan okyanusların da yine gaz devi Jüpiter’in yarattığı gelgit hareketleri nedeniyle oluştuğu sanılıyor. Gelgitlerle ısınan Europa okyanusları, başka olası canlıları arayabileceğimiz mükemmel bir ortam vaat ediyor. 90’lı yılların ortalarında Europa’ya varmış olan Galileo uydusunun yaptığı detaylı araştırmalara rağmen, bu okyanuslar hakkında hala çok az şey biliyoruz. 72. sayfadan bu güzel yazıyı okumaya devam edebilirsiniz...
Popular Science Türkiye - Sayı 22
Popular Science Türkiye - Sayı 22Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201411 okunma
·
Puan vermedi
Güney Kutbu’ndaki bir teleskop, Einstein’ın ileri sürdüğü kütleçekim dalgalarını ölçerek evrenin ilk anlarındaki şaşırtıcı genleşmenin somut kanıtlarını elde etti. Keşif, yüzyılın en önemli buluşlarından biri olarak görülüyor. Çünkü fizik bilimi adına yepyeni bir çalışma sahası açılmış oldu. Makalenin devamını 72. sayfadan itibaren okuyabilirsiniz...Bilimle.
Popular Science Türkiye - Sayı 25
Popular Science Türkiye - Sayı 25Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201414 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
O HEM GIDEBILECEĞIMIZ KADAR yakında, hem de dünya okyanuslarından daha fazla su barındırıyor. Evet Jüpiter'in uydusu Europa'dan bahsediyorum. 1610 yılında Galileo tarafından keşfedilen Europa'yı küçük bir teleskobunuz varsa rahatlıkla görebilirsiniz. Eğer güneş sisteminde bizim dışımızda bir yerlerde hayat varsa bu Europa olmalı. Europa'nın buzlu denizlerinde gelişmiş canlılar bulunması oldukça düşük bir olasılık. Fakat burada karşılaşacağımız mikroskobik düzeyde bir yaşam bile insanlık tarihinde yeni bir sayfa açacak kuşkusuz. Europa'yı konu alana makalemizin çok ilginizi çekebileceğini düşünüyorum. Hayatımızın bu kadar içinde olmasına rağmen hala tam olarak anlayamadığımız Kütleçekimi'ni bu ay kapağa taşındi. Tuna Emren'in kaleme aldığı bu yazı, konuya farklı açılardan yaklaşıyor ve mevcut kuramları sorgularken, yeni fikirleri de önünüze seriyor. Özellikle konuyla ilgiliyseniz okurken çok keyif alabileceğiniz bir makale.
Popular Science Türkiye - Sayı 41
Popular Science Türkiye - Sayı 41Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201518 okunma
·
Puan vermedi
Geçtiğimiz Ekim ayında Alan Eustace, New Mexico çölünden kayışların gıcırtısı dışında hiç ses çıkarmadan havalanarak uzaya yükseldi. Google’da çalışan 57 yaşındaki bilgisayar bilimcisi, 120 kiloluk bir basınçlı uzay kıyafeti giymişti ve kuru temizleme poşeti kadar ince bir polietilen balonun altına asılıydı. Balon güzelce göğe yükselirken içindeki küçük helyum baloncuğu genişlemeye başladı ve kat ettiği her kilometrede balonun şekli değişti. İlkin gevşek bir dörtgen halinde göğe doğru bir denizanası gibi uzandı, sonra pürüzsüz ve şişkin bir damla biçimi aldı. Daha sonra, Eustace hedefine yani gezegen yüzeyinden 25 mil (40 km) irtifaya tırmanınca balon da futbol stadı büyüklüğünde, ışıl ışıl parlayan, kusursuz bir küreye dönüştü... Uzaylılarla balonlarla gezmeye çıkmamıza az kalmışken... Keyifle.
Popular Science Türkiye - Sayı 40
Popular Science Türkiye - Sayı 40Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201516 okunma
·
Puan vermedi
Bu ay bilim tarihine damga vuracak bir gelişme olacak ve JWUT yani Jamess Webb Uzay Teleskobu -eğer herhangi bir erteleme olmazsa- fırlatılacak. Yapım maliyeti 10 milyar doları aşan bu teleskop, planlananın çok üzerinde bir sürede bitirilebildi. Teknolojik açıdan zirve diyebileceğimiz bu enstrüman ile Hubble’dan saklanmayı başaran, evrenin bize en uzak bölümündeki cisimleri görmeyi amaçlıyoruz. JWUT, Hubble’ın “daha iyi zum yapabilen” bir versiyonu değil. O ölçekteki optik cihazlarda zum işlevi bildiğimiz anlamda çalışmıyor. Zira teleskopta kullandığımız ayna ve mercekler ne kadar güçlü olursa olsun görülebilir ışığın bazı sınırlamaları var. Bu sınırları aşmak için JWUT, kızılötesi spektrumda gözlem yapacak ve bu sayede en cılız fotonları bile yakalamaya çalışacak. Dolayısıyla JWUT için kozmoloji adına yeni bir milat diyebiliriz
Popular Science Türkiye - Sayı 116 (Aralık 2021)
Popular Science Türkiye - Sayı 116 (Aralık 2021)Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202171 okunma
·
Puan vermedi
Uzay bilimleri alanındaki keşifleri Hubble Uzay Teleskobu'ndan önce ve sonra olarak ikiye ayırabiliriz. Abartmış olduğumu düşünebilirsiniz fakat evrenin yaşını diğer bir deyişle Büyük Patlama’nın ne zaman gerçekleştiğini Hubble sayesinde bilebiliyoruz. Dahası; neredeyse her galaksinin merkezinde bir süper kütleli karadelik bulunduğu, gezegenlerin ve galaksilerin nasıl oluştuğu ve Güneş Sistemi dışındaki bir gezegende ilk kez organik molekül tespiti gibi çok önemli başka keşifler de Hubble’ın bize gösterdiği kozmik gerçeklerden sadece bazıları. Hubble, temelde görünen tayfta gözlemler yapsa da aslında morötesi ve kızılötesi tayfı da belli bir dereceye kadar tarayabiliyordu. James Webb Uzay Teleskobu ise kızılötesi tayfta gözlemler yapacak şekilde tasarlandı. Bunun anlamı Hubble’ın göremediği bazı çok uzak cisimleri görebilecek olmamız. JWUT’nun bize göstereceği yeni kozmik cisimleri ve olayları merakla bekliyoruz ancak bu devasa aynalı teleskop, gördüğümüzü sandığımız cisimlerde daha önce fark edemediğimiz yeni detayları ve özellikleri de göstereceği için bize yeni bilgiler vermesi bir yana mevcut bilgilerimizi de değiştirecek. Sözün kısası insanlığın tasarladığı en muhteşem bilim enstrümanlarından biri olan bu mühendislik harikası, pek çok kitabın baştan yazılmasına sebep olacak ve tıpkı öncüsü Hubble gibi tarihe geçecek.
All About Space - Sayı 12 - 2021/12 - Aralık
All About Space - Sayı 12 - 2021/12 - AralıkAll About Space · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202139 okunma
Reklam
7/10 puan verdi
Sagittarius - A
"SAMANYOLU, 30’dan fazla galaksi içeren ve bir uçtan diğerine 10 milyon ışık yılı alan kaplayan Yerel Grup’ta. Buradaki galaksiler bir araya gelip kümelenmiş olarak hep birlikte hareket ediyorlar. Yerel Grup, 15 milyon ışık yılı genişliğindeki Başak Kümesi’nde, bu küme de 110 milyon ışık yılına yayılan Başak Süper Kümesi’nde bulunuyor. Burada binlerce galaksi ve 200 trilyon yıldız var. Biz Başak Süper Kümesi’nin merkezine yakın bir bölgedeyiz. Ama Başak Süper Kümesi gibi milyonlarca süper küme bulunuyor ve bunlar sadece evrenin görebildiğimiz sınırları içinde yer alanlar... " Dergideki bu güzel makaleyi 63. sayfadan itibaren okuyabilirsiniz...
Popular Science Türkiye - Sayı 46
Popular Science Türkiye - Sayı 46Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201624 okunma
·
Puan vermedi
NASA, donmuş okyanusların derinliklerini özerk olarak keşfetsin diye Satürn’ün ayı Titan’a akıllı bir denizaltı gönderme planları yapıyor... GEÇTIĞIMIZ GÜNLERDE kriyojenik mühendisi Jason Hartwig’in NASA Yenilikçi Gelişmiş Konseptler Sempozyumu NIAC’ta yaptığı açıklamaya göre robot, ayın yüzeyini kaplayan dondurucu sıvı metan ve etan okyanuslarını araştıracak, değerli verileri Dünya’ya gönderecek Makalenin devamını 41. sayfadan itibaren okuyabilirsiniz...
Popular Science Türkiye - Sayı 54
Popular Science Türkiye - Sayı 54Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201637 okunma
3/10 puan verdi
Vahşi Doğada Hayatta Kalma Rehberi Doğa vahşi yüzünü gösterdiğinde bu ipuçları çok işinize yarayabilir. Ayrıca doğru bilinen yanlışlar da bu yazıda. SAYFA 72 den itibaren okuyabilirsiniz ... Karanlık Foton ve Zaman Kristalleri Fizik dünyasının gözde konusu Karanlık Madde ile ilgili tartışmaları SAYFA 86 dan itibaren keyifle öğrenebiliriz.
Popular Science Türkiye - Sayı 55
Popular Science Türkiye - Sayı 55Popular Science Türkiye Dergisi · Doğan Burda Dergi · 201624 okunma
·
Puan vermedi
Bu ay kapak konumuzu sonsuz denecek kadar büyük bir yalnızlığın içinde bize ev olan biricik gezegenimize ayırdık. Ona hep “bizim gezegenimiz” diyoruz ama “Dünya mı bize ait, biz mi Dünya’ya?” sorusunu biraz kafamızda çevirip üzerinde düşünmeye değer olduğunu düşünüyorum. Böyle bir zihin jimnastiğinin bizleri en azından daha sorumlu birer Dünyalı haline getireceği kesin. Gözlemleyebildiğimiz gezegenlerle karşılaştırınca Dünya’nın ne kadar özel ve güzel olduğunu görmemek mümkün değil. Buradaki “özel ve güzel” kelimelerini sübjektif birer kavram olarak kullanmadım. Her santimetresinden hayat fışkıran gezegenimiz, sadece yaşam barındırmasıyla değil, sahip olduğu zenginliklerle de “çevremizdeki” gezegenlerden o kadar farklı ki… Gelişen teknoloji ile Güneş Sistemi dışındaki gezegenlere ait fiziksel özelliklerin küçük bir kısmını belirlemeyi başardık. Fakat bu çok zor bir iş ve bu araştırmalarda amaç kendimize yeni bir Dünya bulmak değil. Zira en yakınımızdaki ötegezegenin bile bizden 4,2 ışık yılı uzaklıktaki Proxima Centauri b olduğunu düşünürsek Güneş Sistemi dışında yaşamamızın pek de mümkün olmadığını söyleyebiliriz. Işin ilginç yanı, gezegenimiz aslında savunmasız değil ve bizden iyilik beklemiyor. Fakat onu üzmeye bir son vermezsek ona verdiğimizi sandığımız hasarı aslında kendimize verdiğimizi “gerçekten” anladığımızda iş işten geçmiş olabilir. [yayın yonetmeni]
How It Works Türkiye - Sayı 37 - 2021/11
How It Works Türkiye - Sayı 37 - 2021/11How It Works Türkiye · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202119 okunma
51 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.