Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Bugünümden unutmak istemediğim notlar
İlk şeyden bahsedeyim, yoğun bakımda bir hastamız var, üniversite öğrencisi, tıp okuyor. Aniden bir şeyler oluyor ve şu an yoğun bakımda izliyoruz. Bugün mesai bitimi çıkmadan önce yanına gittim sohbet etmeye. Yazarak konuşuyor. "Bana bir tavsiye ver" dedim. "Hayat pamuk ipliğine bağlı, yarın ölecekmiş gibi yaşamak lazım" dedi.
Az evvel ablam bana "evlen de çocuğun olsun, senin benden fazla mutlu olmaya hakkın yok" diye beddua etti jdjdgkfjfjfjf
Reklam
Sabahtan beri uzun uzun yazıyordum. Vazgeçtim. Kısa ve öz bir not yazacağım kendime. Yanındayken rahatça oturabildiğin, gülebildiğin, ağlayabildiğin, yiyip içebildiğin, konuşmak zorunda hissetmediğin, rahatça sarılabileceğin insanların varlığı büyük bir nimet. Ve bir gün biriyle hayatını birleştirecek olursan aptallık edip boyuna bosuna, mesleğine, yüzüne, sesine vesaire özelliklerine bakarak değil, islamı yaşayışına ve yanında kendin olabileceğin biri olup olmamasına bakarak karar ver.
Olacaklardan bahsedeyim size Ve olmuş olanlardan da. Güneş doğacak, batacak ve yine doğacak Ay santim santim devirecek onca yolu, hem de defalarca Bitkiler filizlenecek, tohumlarını dökecek, Bir tohum bir ormana dönüşecek Yolda yavrusunu yalarken bir kedi, Birileri sevdiklerini toprakta yalnız bırakacak. Bir yerlerde bombalar patlayacak, İnsanoğlu yapmayı bilmediği gibi Yıkmaya devam edecek. Bir yerlerde sevilmeyi bekleyenler Birilerini sevmekten tiksindirecek Ben diyebilmek için mesela Sen olmamalısın diyecek birileri. Gülmek mesela, Kimilerinin yüzüne takmayı beceremediği bir maske iken Kiminin zihninde canlandıramadığı bir sahne olmaya devam edecek. Göz daha niceleriyle vakit geçirecek. Beden gün geçtikçe eskiyecek. Kalp gurbetin ağırlığında ezilecek. Varamamış, belki de yürümemiş olmanın acısıyla inleyecek. Peki akan yaşlar hangi ateşi söndürecek?
Hayırlı olsun paylaşımı:)
"İnsan, ilk günkü temizliğini müdafaaya çalıştıkça güzelleşiyor."
Nedamet Dergisi
Nedamet Dergisi
Sabah nöbetten gelip ikindiye kadar uyudum. Uyanıp işlerimi hallettim yemekten sonra annemlerle telefonda konuşurken şöyle bir uzanayım deyip tekrar uyumuşum, yeni uyandım. Vakit şu an gece yarısı oluyor, gözümde bi gram uyku yok. Sağlıkçı olmanın böyle sağlığa zararlı yanları da var:)
Reklam
"Gülmek mesela, Kimilerinin yüzünde takmayı beceremediği bir maske iken Kiminin kalbinde canlandıramadığı bir sahne olmaya devam edecek."
Çok fazla düşündüğüm günlerin gecelerinde bir türlü gözüme uyku girmiyor. Delirtecek bu durum beni.
Ben şimdiye kadar bunu nasıl 1k'ya yazmamışım dediğim bir şey anlatacağım şimdi size. 95 yaşında bir hastam var, iki aydır falan yoğun bakımda izliyoruz. Çok hastalığı var ama hastalıklarından biri de alzheimer, hiçbir şey hatırlamıyor, sözel iletişimi de yok zaten. Her neyse. Amca bize ilk geldiğinde baş parmağı ve işaret parmağıyla sürekli tesbih çeker gibi hareketler yapıyordu. Ailesine sorduk geliş gidiş, bir de tesbih istedik tabii:) Sahiden ömrü boyunca namazlı abdestli, tesbih çeken bir adammış. Şimdi de hiçbir şeyden haberi yok ama hala tesbih çekiyor. Bu amca nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz hadis-i şerifini getiriyor aklıma:)
Neden diye sormayın hemen. -Onu ben kendi kendime de açıklayabilmiş değilim henüz.
Reklam
Bakın arkadaşlar, benim Ankara'da birlikte vakit geçirebileceğim, cami, türbe, mezarlık, müze, galeri, sahaf ve tarihi mekanları gezebileceğim, oturup sohbet edebileceğim, konuşulanları düzünden anlayan, namazlı abdestli, beni haktan alıkoymayıp hakka yönlendirecek, mümkünse tesettürlü, tercihen okumayı seven, güzel ahlaklı hanım arkadaş(lar)a ihtiyacım var. Yok olmuyor böyle. Etrafımda işe gidip gelmek ve trendyoldan alışveriş yapmak dışında işlerle uğraşan aklı başında insanlar görmeye ihtiyacım var. Şaka yapmıyorum, son derece ciddiyim. Hayatın acımasız ve sevimsiz akışı içinde kaybolmak istemeyen o bir avuç insan, size söylüyorum. Neredesiniz?
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.