Bir gün çarşıda bir hırsız, Hz. Ömer'in (ra) sarığını çalıp kaçtı. Hz. Ömer (ra) hırsızın peşinden hızla koşarak:
"Allah şahit olsun ki, onu sana hediye ettim, sen de kabul ettim de! De ki cehennem ateşi sana dokunmasın!" diye bağırıyordu...
Huzefyetü'l Adevi şöyle anlatır: "Yermük Savaşı'nda, elimde biraz su olduğu halde yaralı amcamın oğlunu bulabilirim ümidi ile savaş alanını dolaşmaya başladım. Sonunda amcamın oğlunu buldum. Kendisine su isteyip istemediğini sordum. Ondan olumlu cevap alınca suyu ona içirmek üzere ağzına yaklaştırdım. Tam içireceğim sırada bir ses,
'Yanıyorum, yanıyorum. Su! Su!' diye ah edip inlemez mi? Amcamın oğlu suyu ona götürmemi işaret etti. Gittim baktım ki o inleyen As'ın oğlu Hişam'dı. Suyu tam ona içire- ceğim sırada az öteden aynı şekilde bir inleme sesi geldi. Hi- şam suyu ona götürmemi işaretledi. Fakat ben suyu o adama götürene kadar adam ruhunu teslim etti. Hişam'a döndüm. Geldiğimde onun da öldüğünü gördüm. Oradan koştum amcamın oğluna geldim. Fakat maalesef o da ölmüştü. Kısaca oradan oraya taşıdığım su elimde kaldı.
İşte onlar kardeşlerini kendilerine tercih etmişlerdi. Allah hepsine rahmet eylesin.
Sayfa 178Kitabı okudu
❝ Ölümden Önce de Sonra da İtaat Etmek..
Fatma, halife Mervan b. Malik'in kızıydı. O, evlendiğinde babası Şam'ın, Irak'ın, Hicaz'ın, Yemen'in, İran'ın Kafkasya'nın, Kırım'ın, Maveraünnehir'in, Nijer'in; batıda ise Mısır, Sudan, Libya, Tunus, Cezayir, Fas, Filistin ve İspanya'nın sultanıydı. Bu büyük sultanın kızı Fatma, sadece
Sayfa 141Kitabı okudu
❝ Atın İradesi
Bir gün bir çiftçi bir yığın işle uğraştıktan sonra evine dönüyordu. Atı da yanında yürüyordu. Atın sırtında tarladan toplanmış ürünler vardı. At birden ürktü ve derin bir kuyuya doğru koşmaya başladı. Üzerindeki yük döküldü. Çiftçi kuyuya düşen atından dolayı korku ve endişeye kapıldı. Çiftçi o atı düştüğü kuyudan kurtarmak için çare düşündü.
Sayfa 86Kitabı okudu