Ah bizler! :/
Bizde arabanın camından bira şişesini yola
fırlatmamak çevrecilik sayılıyor...
Sayfa 250 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu
Hayatta hiç
denilmemesi gereken bir söz.
.
“Peki lan Şeytan!”
.
Sayfa 105 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu
gitti paracıklar :))
Burma bıyık Doyle bu çok garip teklifi elbette
reddetmiş ve sonra çok pişman olmuştu, çünkü teklifi
yapan genç oyuncunun adı Charles Chaplin’di.
Sayfa 28 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu
Ragıp Duran
“Üstüne çalıştığım iki kitabım var, içerde onları
yazacağım, siz dışarda dondurmalar yalarken!”
Sayfa 278 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu
rivayete göre 2'den sonra karar verilmemesi gereken,
Suyu sıkılmış bir gece, suyu bitmiş kendi
bitmemekte dirençli.
Sayfa 247 - Ortaoyuncuları Yayınları 11 :))Kitabı okudu
volta mühim :).
Nezaret denilen bu mekânların eninin
kaç santim olması doğru acaba?
Sayfa 17 - Ortaoyuncuları Yayınları 11 Eni Kaç santim? 0Kitabı okudu
solu-can'ın ekşınlı yaşamı :))
“Vay n’aber solucan kardeş? Nerden gelir, nereye
gidersin? Sürünmeler nasıl gidiyor?” gibi bir muhabbet
olmuyor. Tam tersine kısa bir sessizlik oluyor. Ortada,
bir fuhuş olacağı kesin. Becerdin becerdin, yoksa
becerileceksin. Bir solucanın bir solucana rastlaması hiç
iyi bir şey değil yani. Bu yüzden bir solucan bir
başkasıyla burun buruna geldiğinde, düşman görmüş
gibi:
“Eyvah, bir solucan!” diye canını burnundan
soluyarak, ki bu yüzden adı “solu-can” dır, ırzını
kollamak için yek diğerinin ırzına geçme çabasına
koyuluyor.
Sayfa 275 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu
Her şeye gülünebilir mi? Bu,
“şeylerin” ne kadar
“her” olduğuna bağlı. Bütün “şeyler”, “her” ise, evet
hepsine gülünebilir.
Sayfa 151 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu
YAD DAŞ
Bu gün səninlə yollar ayrıldı,
Elə bilmə sənsiz öləcəyəm mən.
Evə çatan kimi bir çay süzəcəm,
Yanına da tort ilə lokum düzəcəm.
Balaca ayımı əlimə alıb,
Telefonda qorxulu,gözəl film açıb,
Ekrana çıxanda qorxunc məxluqat,
+1
Kendi başına bir şey anlatamayan,
bir önsözle algılamamız elası kitapları niye
yazıyorsunuz? Sizin zırvalamanız için kaç tane ağaç
kesiliyor biliyor musunuz?
Sayfa 86 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu
Faydalı ipucu bilmem kaç:)
Anneler , sürekli kendilerini suçlu hissedebilmek üzere programlanmışlardır.
Psikopat bir katil olsanız bile altında yatan sebebin size sürekli Pokemon izlettirmeleri olduğunu içten içe düşünürler.
Ebeveyninizin kendini suçlu hissetmesini sağlamak , kontrolü elinizde tutmanıza yarayacak faydalı bir yöntemdir.
Bunu dikkatli kullanın...
Sayfa 96 - Tudem YayınlarıKitabı okudu
Babba!
Yalandan filozof gasteciler var. Her boku biliyorlar.
Örnek vermek çok ayıp, çoğunluktalar. Alın bir gavur
gastesini, bakın bakalım kaç tane köşe yazarı var. Bizim gastelerden birini alın bakın, kim köşe yazarı değil?
Sayfa 24 - Ortaoyuncuları Yayınları 11, Dilin Diyalektiği Kıkırdaksız Oluyor :))Kitabı okudu
Dili bilmeden dille oynamaya kalkanlar bozuyor
dilimizi...
Küfür ve argo bir dilin zenginliğidir. Bu zenginlik
şairler tarafından kullanılıyor ve aruza oturtuluyorsa bu
edebi bir değerdir. Ve çocuklar bizden değil, okula
gittikleri minibüslerin servis şoförlerinden öğrenmekteler,
bizim şiirsel bulmadığımız sıradan küfürleri. Keşke o
salak şoförden değil de; Can Yücel’den, Şair Eşref’ten
öğrenseler çocuklar sövmeyi, bir şiir olarak. Ona küfür
denemez zaten, küfür milletvekili Şevki Yılmaz’ın salyalı
ağzından akana denir. Çocuklarımız televizyonda sık sık
izliyorlar bu tür kepazelikle
Sayfa 212 - Ortaoyuncuları Yayınları 11Kitabı okudu