Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Hasan Ali Yücel
…1895 de Trabzonlu Telgraf ve Posta Nazırı Hasan Ali Efendi öldü. O zaman Trabzona bağlı Görelenin din bilginlerinden Ömer Efendinin oğlu olan Hasan Ali Efendi zamanının tanınmış bir bilgini ve devlet adamı idi. P.T.T Müfettişi Ali Rıza Efendinin ve Cumhuriyet dönemi Milli Eğitim Bakanlarından Hasan Ali Yücel’in dedesidir.
Vali Kadri Bey
… Halk dilindeki söylentilere göre Vali Kadri Beyin oldukça değişik ve ilginç bir kişiliği vardı. Mesela manzum şekilde yazılmış bir dilekçeye o da manzum karşılık vermiştir. Yazılı başvurularına cevap alamayan birinin Valiye gidip dilekçesini ezberinden okuması üzerine, adamı ters çevirip ceketinin arkasına tebeşirle “Kaleme” diye yazıp havale etmiştir.
Reklam
Baba Salim
… 1887 de Akçaabat ilçe oldu. Ve Trabzonlu Halk Şairi Baba Salim dünyaya geldi. Tabakhane Mahallesinde Vaizoğlu Abdürrezak Beyin oğlu olana Salim Öğütçen iyi bir eğitim görmemişti. Ama kuvvetli bir dünya ve insanlık görüşü vardı. Bu yetenekleri onu ünlü bir halk şairi yapmıştır.Bunu kendisi de bilir ve şöyle der Baba Salim: Ne tarih okuduk ne hendese Ne mektup görmüşüz ne medrese Koyamaz kimse bizi kafese İyiyi kötüden seçenlerdeniz
….Bitpazarı denen çarşı Anadolu’nun türlü soydan tüccarlarını bir araya toplar ve karakter ayrılıklarını canlı olarak göz önüne serer… Türk Sanatçılar ciddi, sessizdirler. Çubuğunu içer ve sessizlik içinde gelecek müşterisini bekler. Malının değeri sorulunca, ağzından tek bir rakam çıkar. Malın kesin fiyatı budur. Artık Pazarlık etmeye kalkışmak yararsızdır. Müşteri ne söylerse söylesin bu fiyat değişmez ve bütün sözlerin karşılığı dükkâncının aşağıdan yukarıya bir baş hareketinden ibaret kalır. Bu harekete dilin damağa çarpmasından çıkan bir ses de eklenir.
Akçaabat Kahramanları
… 1810 yılı sonlarında Ruslar Trabzon kıyılarına bir çıkarma teşebbüsünde bulunarak Akçaabat ilçesinin Sargana Mevkiine baslın yaptılar. Sabahın ilk saatlerinde karaya çıkan Rus askerleri bir yandan da Ahanda Köyünü ateşe verdiler. Köyün erkekleri sabah namazı için erkenden camiye gitmişlerdi. Tam namaz kılınırken yaşlı bir kadın Rusların karaya çıktığını gördü ve derhal koşup camide namaz kılan erkeklere haber verdi. Silahını kapan Ahandalı kadın ve erkek Ruslarla çarpışmak üzere kıyıya koştu. Kasaba ve çevre köylere haber salındı.Haberi alan Akçaabat Ayanı Sakaoğlu Mahmut Ağa derhal halkı silah altına çağırdı. Eşi Uluvve Hatun da silahlanıp konağın önüne, Ağanın yanına geldi. Kısa sürede bütün Akçaabatlılar bir araya toplanarak önlerinde ve at üzerinde Ağaları ve Hatunları olduğu halde Ahandaya doğru düşman üzerine yürüdüler.