Tozunu sildiğim camlar tekrar tozlandı; pişirdiğim aşı yeniden pişirdim; büyüttüğüm çocuklar bana hep çocuk döndü; boyadığım duvarları bir daha boyadım ve her seferinde solan çiçeğim yerine vazoya, solacak yeni bir çiçek koydum.
Reklam
Şu kocaman dünyanın, aslında insanın kendi küçük çevresinden çok daha fazlasını barındırmadığına, barındıramayacağına inanıp, hayatı hep uzak bir yerde arama gafletinden kurtulabilirdim. "İnsan daha başlangıçtan itibaren, kendinde durmayı bilmeli" diye geçirdim içimden.
Kendimi yalnızca takvim yapraklarını yırtmakla oyalanan bir çocuğa benzetiyorum. Bildiğiniz gibi değil, günlerle dargınlığım bir türlü bitmedi burada; beni sürekli akreple yelkovan arasına sıkıştırdılar, zevk aldılar bundan.
Kimbilir, belki de insan, kaybolmuş tatlardan arta kalan kupkuru bir dildir.
Oysa ben, kendimi, sürekli zamanın belirsiz yüzeyinde kayıp giden ipi kopuk bir uçurtma gibi hissettim. Benim zaferim, akşam eve dönerken bir çocuktan ödünç aldığım gülümsemeden daha fazlası olmadı.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.