Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bana bir kez vermiş olduğun kalbini ve ruhunu, asla bırakmayacağım. Bir daha karşılaşıp karşılaşmasak da önemli olan tek şey bu... La Vie en Rose, sevgilim."
Elian'la ben çok farklı değiliz.İki ayrı krallığın beraberinde gelen ve her ikimizin de katlanmakta sorun yaşadığı sorumluluklar var.Onunki,tek bir toprağa ve hayata mecbur eden prangalar.Benimki,annemin ölüm saçan mirasının sınırları içine hapsolmak.Ve ikimizi de çağıran okyanus.Bir özgürlük ve hasret şarkısı.
Sayfa 272
Reklam
Şimdi al o wilsonı da ilkelerini de çevir çevir...
24 Şubat 1919'da toplanan ve Türkiye, Rusya, İran, Mısır, Suriye, Avrupa ve Amerika Ermenileri adına kurulan "Ermeni İttihadi Kongresi" Bogos Nubar Paşa'yı, seçtiği altı kişilik heyetin başına getirdi, işte bu paşa ile Kafkas Ermeni Cumhuriyeti'nin başkanı Aharonian, 26 Şubat 1919'da "Onlar Konseyi'nde
Sayfa 115Kitabı okudu
Fakat nasıl isteyeyim ki bugün denen şeyi yaşamağa alışmış değildim.
Sayfa 114 - Dergah yayınlarıKitabı okuyor
"Perde perde yığılmış zamanın arasından.."
Sayfa 112 - Dergah yayınlarıKitabı okuyor
"İnsanlık bütün beşeri sistemleri hayatında uyguladı fakat hepsinin de sonu hayal kırıklığı oldu. Şimdi umumi bir arayış başlamış bulunuyor. İnşallah gelecek günler İslâm'a gebedir."
Pınar Yayınları, 1986
Reklam
• İyilik ve kötülük büyüklüğüyle değil, duyarlılık derecesiyle bizi etkiler. LA ROCHEFOUCAULD •
"Bazı şahıslar İmam Mehdi'nin ismini duyunca rahatsız oluyorlar. Rahatsızlıklarını ise belirli mazeretlerle açıklıyorlar. Onlara göre, 'İmam Mehdi düşüncesinin biraz değişiği, çok az bir farkla cahiliye mensubu insanlarda da vardı. Üstelik bu inanç cahil müslümanların pasifize olmasına, mücadele ruhunu yitirmesine sebep olduğu için zararlıdır.' Bu, kabul edilebilecek bir düşünce değildir. Halkı pasifize eden, Mehdi inancı değil, bu inancın yanlış yorumlanmış olmasıdır. Ben inanıyorum ki sonuçta zafer İslâmındır. Bu dünya hayatı son bulmadan önce Müslümanlar bu hakikatı bizzat göreceklerdir."
Pınar Yayınları, 1986
Anladı ki Adem'in kendi varlığı sadece mümkün, O'nun varlığı ise şartların da üstündeki şarttı. O, tüm ihtimalleri ihtimal ederek Yaratan, kendisi ise önemli bir ihtimalin eşiğinde durandı. Öyleyse, ferman O'nundu, O ne derse o olacaktı.
...Muhtaç değildi elbet Yaratan, yarattığının kulluğuna. Lakin Yaratan o kadar büyüktü ki Adem'in O'na varmaya kulluktan başka yolu yoktu. Kendisini, ister istemez değil, istekle kulluk eder buldu.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.