Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
O- aşk yeniden icat edilmeliydi
Sayfa 82 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
o kadar yalnızdı ki kendinden imgeler eklemişti içinde bulunduğu ıssızlığa
Sayfa 91 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
sevdicağzım karanlıklarda yol almak isterdim seninle sen öyle gizlice var olurken karanlıkların içinde azıcık minnacık bir sarı ışık içinde neredesin sen?
Sen değildin biliyorum ama yine de sendin.
Sayfa 62 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Sizi dinlemek, bu öylesine zor ki. Tam birisi bir öyküye başladığında Tanca’da Bahar diyorum, hemen kızakları hazırlatıyorum. Siz yere kapaklandığımı sanıyorsunuz ben kristal bir gezegende mesafe alıyorum. Siz kristal bir gezegende mesafe aldığımı sanıyorsunuz ben yere kapaklanıyorum.
Sayfa 676 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
daha uzak hiçbir şey olamaz sana – bir ayna.
Reklam
lütfen beni ‘her yüksek tepede ve her yeşil ağacın altında fahişelik yapanlara’ benzetme Pol. mevsimlerin sayısı dörtse, denizin altında karanlık tanrılar varsa, adada beni erdemli yolumdan geri çevirebilecek insanlar yoksa, her görüştüğüm insandan sonra hastalanıyorsam, benim aşkım uğruna döğüşen hiç kimse yoksa, Selene’den Diana’ya, Diana’dan Artemis’e kadar değişerek dalgalanarak akıp gidiyorsam, gereksiz telefon konuşmaları sinirini bozmayacaksa, benimle 10 yıllık ahit kesen âşıklarım seni tasalandırmıyorsa bana verdiğin Kleopatra bileziğini her gün takmamaya özen gösteriyorsam, denize siyah giysilerimle girip siyah bir kuğu gibi yüzüyorsam, kafamı erken imparatoriçeler gibi siyah bir tülle örtmek istiyorsam, su kenarında buluşan küçük erden kızlar aralarında hafif nörotik gülüşlerle Leopardi okuyarak benim için sazlardan ve defnelerden bir taç örüyorlarsa, seni unutmak için Trakl gibi ormanlarda amonyak koklayıp kendimden geçmeyi deniyorsam, saçımı portakal rengi yapıp kenarlardan örüyorsam, görünmez balıkçılımla dolaşıp kışın ona siyah bir yün kazak örmeyi düşünüyorsam, belirli saatlerde emredildiği üzere kafamı kutsal eğik bir çizgi üzre toprağın üzerine düşürüyorsam, halıları ve L şeklindeki divanları sokağa dışarı taşan sade bir çadırda oturmak istiyorsam, kafamı geceleri o çadırdaki ak yastıkların üzerine düşürdüğümde, burası Capri ve Sen Kayzer, işte ak yastığın üzerinde bir baş, benim başım... ağlama benim için Antartika, buzun üstünde yalnız bir ispinoz yavrusunu yitirmiş...
kâğıttan kuşa benzer bir şey tutuyorum başımın üzerinde yüzüm suskunlukla öne eğik, kollarımla çizdiğim üçgenin ortasında bir üçgen tutuyorum. yazık ki bir yunan tanrıçası değilim ben ışıldayarak kollarında özgürlük ateşini gösteren. bakışlarım tedirgin yüzüm yılgı dolu kollarım halsizlikle yukarı kalkmış. bir paçavra tutuyorum size
“Ekmek alıp eve gitmediğimiz günlerdi.” Ömer Hayyam’ıyız zamanın Ne yazık ölüyoruz! başka âlemlerde...
Sayfa 578 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Annem de basbayağı yok gibi üstelik… Babam zaten çoktan gitti… Yani soracak kimse yok gibi öyle yani…
Sayfa 519 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Öylesine kendinden emin Kolumu çevreleyen soğuk bilezik gibi Senden uzakta kalışım Onca yıl onca yıl Bilmiyorum kaç yıl...
Sayfa 517 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Bana bakma öyle Seni avutmam için
Sayfa 489 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Ey şizofrenlerin ülkesi Türkiye, Türkiyem benim Ey şiddet ve esprinin ülkesi 50 bin megavatlık dehşetim benim Ey aspirinin ve akinetonun ülkesi Geceleri hâlâ uyuyamıyor musun?
Sayfa 412 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.