Profesör LINUS PAULING'E CEVAP
... Sayın Profesör, siz ve Nobel Barış Ödulü kazanan diğer arkadaşlarınızdan, yüksek saygılarımın kabulünü rica ederim. HO CHI MΙΝΗ
Sayfa 218Kitabı okudu
İyi bir fikre sahip olmanın en iyi yolu, pek çok fikre sahip olmaktır. Linus Pauling
Sayfa 153Kitabı okudu
Reklam
Amerika Birleşik Devletleri ve SSCB nükleer teknolojiyi yıldırım hızıyla geliştirmeye devam ettikleri halde, iki yüzlü bir yaklaşımla artık nükleer silahsızlanma konferanslarına önem verdiklerini göstermeye çalışan açıklamalar yapıyorlardı. Aynı dönemde tabanda bu silahlara karşı güçlü bir hareket gelişmeye başlamıştı. Linus Pauling, Bertrand Russell ve Albert Schweitzer gibi tanınmış kişileri bir araya getiren, milyonlarca yurttaşın katıldığı imza kampanyaları yürütülüyor, gösteriler yapılıyordu. Artan baskılar süper güçleri önce atmosferdeki nükleer denemelerle ilgili bir moratoryum fikrinde birleşmeye, ardından atmosferdeki bütün nükleer testleri yasaklamaya, sonunda da silahlanmayı kontrol altına alan bir dizi anlaşma imzalamaya yöneltti. 1962'deki Küba Füze Krizi bardağı taşıran damlaydı. Lyndon Johnson bu değişikliği kendi çıkarına kullanarak Daisy reklamında Goldwater'ı şeytanlaştıracak ve 1964'te yaptığı konuşmasında kesin bir sınıra işaret eden şu sözleri dile getirecekti: "Bu konuda yanılgıya yer yok. Konvansiyonel nükleer silah diye bir şey yok. Tehlikeyle geçen on dokuz yıl boyunca hiçbir ülke atomu ötekine karşı kullanmadı. Bugün bunu yapmak en büyük bir hassasiyetle irdelenmesi gereken bir siyasi karardır."
Sayfa 302Kitabı okudu
İki defa Nobel Ödülü kazanmış Linus Pauling, "İyi fikirler bulmanın yolu, çok fazla fikir bulup kötü olanları ayıklamaktır," sözüyle yenilikçilik mefhumunu çok güzel açıklamıştır. 166 Bu, çıkmazlarla dolu bir süreçtir. Sonuç olarak Nathan Myhrvold'un bana dediği gibi, "İnsanlar başarısızlığın bir seçenek olmadığını söylediklerinde, ya kendilerine yalan söylüyorlar ya da sıkıcı bir şey yapıyorlar demektir. Tüm dünyanın ilgilenip de çözmeyi başaramadığı önemli bir problemi çözmeye çalışırken, başarısızlık gerçekten de bir seçenektir ve bunda bir sorun yoktur." Myhrvold hiçbir davayı kaybetmemiş olmamasıyla övünen bir avukatı hatırlıyordu. "Anlıyorum," demiş Myhrvold avukata. "Demek ki hep kolay davaları üstleniyorsunuz!"
Sayfa 247 - PdfKitabı okudu
Linus Pauling
Kimya muhteşem! Kimyayı hiç bilmeyen insanlar için üzülüyorum. Önemli bir mutluluk kaynağından mahrumlar.
Sayfa 172Kitabı okudu
Vitaminler, Aminoasitler, Oligoelementler
İkinci yaklaşım nispeten yenidir ve Kaliforniya'daki Linus-Pauling Enstitüsü'nün araştırmasına dayanır. Buna göre birincil hedef, kan damarlarında hasar oluşumunu önleyerek, vücudun tehlikeli plak üretme ihtiyacının önüne geçmektir. Kaliforniyalı bilimadamları tarafından "Vitamin-hücre kompleksi" kavramı altında toplanan belli biyomaddeler buna hizmet ederler. Bu kompleksteki maddelerin arter duvarlarını hasardan korudukları ve mevcut hasarları yan etkisizce düzelttikleri bilinmektedir. • C vitamini vücutta kollajen, elastin ve diğer stabilizatör moleküllerin üretimini uyararak kan damarlarının "çimentosu" görevini görür. E vitamini, karotenoidler ve selenyumyla birlikte ayrıca damar duvarlarını serbest radikallerin "paslandırmasından" korur. • Lizin ve prolin. Bu aminoasitler doğal "teflon maddeleri" olarak etki gösterirler; kandaki tehlikeli yağlı maddelere yapışırlar,damarların kayganlığını arttırarak plak oluşumunu önlerler. Ayrıca mevcut birikintilerin arter duvarlarından kazınmasını sağlarlar. • Magnezyum. Bu mineral arter duvarlarının düz kaslarını gevşetir. Böylelikle damar duvarları esnek kalırlar ve yüksek kan basıncının önüne geçilebilir.
Sayfa 61 - Alfa Yayınları
Reklam
32 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.