sonunda gözlerini kapatırken,
"anne, eğer beni duyuyorsan, tahmin ediyorum benim tekrar ayağa kalkmam, yürüyebilmem ve bu insanların beni kurtarması için dua ediyorsundur. anne, seni seviyorum ve babamı ve kardeşimi. elveda anne..."
"+hayat bazen ne kadar zor ya
-hayat zor değil, biz beciriksiziz.
+çocukken her şey daha güzeldi.
-çocukken derken ne zamandı bu yani?
+işte bir kaç ay önce.
-sen hala çocuksun.
+maalesef..."
+ama gökyüzü de güneşin yetemeyeceği kadar büyük… sanırım bu konuda hiç şansım yok.
-o halde sen parlayabilesin diye güneşi söndürmem gerek.
+epey iddialı! bunu nasıl başaracaksın?
-sen güldüğünde.
Rüzgâr olmak istiyorum bazen,
Issız sokak aralarında
Islık çalıp, şarkı söylemek
Dağ, tepe demeden özgürce dolaşmak
Hayatımdaki hayaller yarım
Sağa sola bakıyorum
‘Olmak istediğim her şeye
Ama olamadığım birçok şeye...’
-ellerin niye bu kadar beyaz nine?
-öyle olduğunu kim söylüyor?
-kendim anladım. ellerin bembeyaz.
-ömrüm boyunca tarlada çalıştığım için kapkara ve nasırlılar.
-hayır, ellerin yumuşacık ve güzel senin ellerin bembeyaz. iyiliğin rengi bu.