Ben Filistin'im...
Yakınmanın,öfkelenmenin ,ağlayıp inlemenin hiç faydası yok bana...Üstüne düşeni yapmayanların özgürlüğümü çaldığı yerdeyim.Bir avuç toprağa sıkışıp kalmış değil bedenim...Sınanmış heyecanların ,yoksul heveslerin ,hırçın sevdaların beslendiği yer benim...Ben de yaşayanları ,ben de yorulanları dinlendirir bir
Hz. Peygamber'in davetinde mescidin ifa ettiği hizmet ve oynadığı rolü sıralayalım:
a- Müslümanlar için bütün bir yer yüzü temizdir ve ibadete elverişlidir. Ama Allah'ın zikredildiği mescidler, ruhi bir havaya sahiptirler. Mü'minler, huzü ve huşü içinde “Allah'ın evi” nde kendilerini Rablerine verme, O'na kavuşma imkânını
Aurelius, başımıza gelenlerin doğal oluşu üzerinde durmak la kalmaz ve suçu bu kez suçludan, suça maruz olana kaydır maya başlayarak şunları söyler: "Cahil birinin cahillik et m esin de şaşılacak ne var? O cahil insandan, seni üzen yanlış davranışı beklemediğin için suç sendedir. Çünkü onun bu kötülüğü işle ye bileceğini anlaman için yeterince araçla donatmıştır seni aklın ve gözlemlerin. Ama bunu unutmuşsundur , bunun için kendine değil de onun bu davranışına şaşıyorsundur . Birini sadakatsizlik ya da ve f a sızlıkla suçladığında, dikkatini kendine çevir , çünkü suçun sende olduğu açıktır: O karakterde birinin sözünü tutaca ğına güvendiğin için... Ya da ona iyilik yaparken bunu karşılık beklemeksizin yapmadığın için ... Ve ödülü, sal t o e ylemi yapmak la aldığına inanarak iyilik yapmadığın için ... Suçlusundur . " "Ne demiş uçurumda açan çiçek: Yu rdumsun e y uçurum!" der Şair.
A̶ş̶k̶ ̶d̶a̶ ̶ö̶y̶l̶e̶d̶i̶r̶, görürsün, vurulursun, ne yapar eder alırsın ᎪmᎪ fᎪᏃᏞᎪ ᎶᎬᏞᎥᏒ. Bozulmasın diye elinden, dilinden ne gelirse, o ne seviyorsa onu yaparsın.
Uzun süre , beni dalga dalga kuşatan rahmeti derunumda hissederek, en benliksiz sevgiye gark olmuş bir halde yatıyorum. Ancak O'nun kilitlemesi, O'nun açışı gibi degildir. Onun şefkati taf!f edilmezdir. Agırlıklanmı bıraktıgım zaman, bu kilidi açan O'nun sonsuz lütuf ve şefkatidir (FmF, MEB, s.2 13). Kendimi tekrar kontrol edebildiğimde, Lale'ye bir mektup yazıyo
rum. Tüm kalbimle, Mehmet ve kendisi için en iyi dileklerimi sunuyorum. Belki bizim birbirimize veremediğimizi, onlar birbirine verir.
Hakaret etmek için kullanılan kelimeler de küfürler gibi bir çelişki içeriyor sanki. İnsan bir kelimenin kötü bir anlama geldiği için hakaret sayılacağını düşünüyor; oysa pratikte hakaret bağlamındaki değerinin, kelimenin asıl anlamıyla uzaktan yakından alakası yok. Sözgelimi bir Londralıya edilebilecek en büyük hakaret ona "piç" demek