Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

s

s
@magoa_
·
Puan vermedi
LÜTFEN BU İĞRENÇ KİTABI OKUMAYIN!!! Bu kitaba yapılan incelemelerde, kişiler de sahte. Yazar sahte hesaplar açıp kitabını beğenmiş. Kadına şiddet, tecavüz, taciz gibi olaylar asla meşrulaştırılamaz. Konusu itibariyle bir avukatın tacizcileri, tecavüzcüleri, şiddet uygulayanları savunmasını anlatıyor. Ayrıca kitapta bolca argo kelime ve fazlasıyla cinsiyetçi küfürler var. Ağzınıza gelen küfrü yazmanız sizi yeraltı yazarı, kitabınızı yeraltı kitabı yapmaz. Bu kadar iğrenç bir kitap okumadım hayatımda. LÜTFEN OKUMAYIN!! Bu iğrenç kitap yerine Büşra Sanay' ın Kardeşini Doğurmak kitabını okuyabilirsiniz.
Namus Namına Tutuklusun!
Namus Namına Tutuklusun!Mehmet Batak · Perseus Yayınevi · 202022 okunma
Reklam
284 syf.
·
Puan vermedi
Henüz küçük bir çocukken İkinci Dünya Savaşı’nın acı gerçekleriyle yüzleşmek zorunda kalan Anne Frank, 12 Haziran 1942’de günlük tutmaya başladı. Bu tarih, onun doğum günüydü ve günlüğü de yeni yaşına adanmış bir hediye… Sürgündeki Hollanda hükümetinin Kültür ve Bilim Bakanı Bolkenstein’ın radyoda yaptığı bir konuşmayı dinleyene kadar, sayfaları yalnızca kendisi için doldurdu. Bakan konuşmasında, gelecek kuşakların savaşın dehşetini anlayabilmesi, Almanların zulmüne şahitlik edilebilmesi için kayıt altına alınmış tüm belgelerin yayımlanması gerektiğini ifade ediyor, buna örnek olarak günlükleri gösteriyordu. Artık savaştan sonra bir kitap yayımlama hayalleri kuruyordu Anne, günlüğü de temel taşı olacaktı. Ne var ki henüz on beş yaşındayken, Bergen-Belsen toplama kampında hayatını kaybetti. Ölümünden sonra yazdıklarını onun adına yayımlayan ise ailenin sağ kalan tek üyesi ve çok sevdiği babası Otto Frank oldu. O günden bu yana Anne Frank’ın Hatıra Defteri, dünyanın en çok okunan eserlerinden biridir.
Anne Frank'ın Hatıra Defteri
Anne Frank'ın Hatıra DefteriAnne Frank · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20177,6bin okunma
208 syf.
·
Puan vermedi
Binbir Hayalet'in öykülerini gerçek kişilerle örerek anlatan ve böylece konusuna sahicilik duygusu kazandıran A. Dumas, gerçek olayların korkunçluğunu da hayalet öykülerinin dehşetiyle örtülmüş olarak aktarıyor.
Binbir Hayalet
Binbir HayaletAlexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019618 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
48 syf.
·
Puan vermedi
Öykü, görkemlilik kuruntusuna kapılan vasat biliminsanı Kovrin’le ilgilidir. Bu genç adam kendisinin bir dâhi, Tanrı’nın seçilmiş kullarından biri olduğuna inanmaktadır. Yazar bu öyküsünde delilik ile dâhilik arasındaki olası ilişkiye dikkat çeker.
Kara Keşiş
Kara KeşişAnton Çehov · İş Bankası Kültür Yayınları · 20226,9bin okunma
88 syf.
·
Puan vermedi
Çocukluk yıllarını birbirleriyle kavga ederek geçiren Sermet ve Macit, bu kavgaların tek sebebinin karşılıklı duydukları aşk ve kıskançlık yüzünden olduğunu gençlik yıllarının ilk zamanlarında anlarlar. Hüzünlü ve tutku dolu bu aşkı hayallerinde yaşayan iki genç, birbirlerine duygularını ifade ettikleri anda kavuşma ve hayatlarından vazgeçme arasındaki o ince sessizliğin karanlığında, Ferda-yı Garam endişeleriyle kaybolurlar. Mehmet Rauf, edebiyatımızda ilk psikolojik roman olma özelliği taşıyan Eylül'de olduğu gibi bu romanında da karakterlerin duygusal tahlillerine ayrıntılı olarak yer verir. Servet-i Fünûn edebiyatının önemli isimlerinden Mehmet Rauf'un bu eseri, yayımlandığı 1913 yılından bu güne büyük ilgi görmüştür.
Ferdâ-yı Garâm
Ferdâ-yı GarâmMehmet Rauf · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20201,553 okunma
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Mizah türünde yaptığı birtakım başarısız girişimler dışında, kabus sözcüğü Poe'nun tüm anlatılarına uygun düşmektedir. Kitabın konusu çalınan bir mektup üzerinden ilerliyor ve bambaşka serüvenlere gidiyorsunuz. Bu kitabı da Poe'nun diğer polisiye romanları gibi severek okudum. Kitap genel olarak basit bir olay örgüsü içinde ilerlerse de kesinlikle okunmalı...
Çalınan Mektup
Çalınan MektupEdgar Allan Poe · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2020604 okunma
580 syf.
·
Puan vermedi
Kale’de, bir Berberi ağası, babasının ona güçlü bir kral olması için verdiği dersleri anımsar. Exupéry, 1936’dan itibaren, “şiir” dediği bir metni işte bu konu üzerine geliştirir ve ortaya “Kale” çıkar. Küçük Prens artık büyümüş ve masumiyetini yitirmiştir; artık bir prens değil kraldır. Çöllerin ve koskoca bir ülkenin kralıdır. Ülkesine adalet dağıtır, düşmanlarını bozguna uğratırken, sürekli babasının öğütlerini anımsar, anılara dalar. “Kale”, Exupéry’nin diğer kitaplarının aksine, bir roman değildir ama bütün romanlarının bir toplamıdır. İnsana, hayata, ölüme ve savaşa dair düşüncelerinin buluştuğu bir son durak, bir bakıma huzursuzluğun kitabıdır. Exupéry’nin gerçek sesini Kale’de duyar, bütün kitaplarına sinmiş olan o ruhani havayı tekrar tekrar soluruz. “Kale” yalnızca bir düşünce kitabı da değildir, bir yazarın hayatı boyunca ulaşabileceği en son noktadır: “Kale”, Exupéry’nin kutsal kitabıdır. “Tanrım, sen herkesin ortak ölçüsüsün. Farklı eylemlerin gerçek bağısın.”
Kale
KaleAntoine de Saint-Exupéry · Zeplin Yayınları · 2016260 okunma
408 syf.
·
Puan vermedi
İçindeki karanlıkla yüzleşme vakti Robert Louis Stevenson'ın klasikleşmiş romanı Dr. Jekyll ve Mr. Hyde'dan esinlenmiş Deliliğin Kıyısında, Kaçığın Kızı serisinin ikinci romanı. Juliet Moreau, babasının adasını ve ardında bıraktığı sırları terk edip Londra'ya geri döneli aylar olmuştur. Aşina olduğu hayatı yeniden kurarken Dr. Moreau'nun dehşet verici mirasını unutmaya çalışır; fakat birisi ya da bir şey belli ki onu unutmamıştır. Kendisine yakın insanlar birer birer, ardında korkunç pençe izleri bırakan bir katile kurban düşmeye başlayınca, Juliet babasının yaratıklarından birinin de adadan kaçmış olabileceğinden korkar. Bir yandan giderek kötüleşen hastalığını iyileştirecek serumu araştırıp bir yandan da var gücüyle bu katili durdurmaya çabalarken, kendini bir kez daha skandallar ve tehlikeyle dolu bir dünyanın içinde bulur. İki parçaya bölünmüş gönlü, su yüzüne çıkan geçmişi ve peşindeki takıntılı katille, Juliet bu işten canlı çıkabilecek midir?
Deliliğin Kıyısında
Deliliğin KıyısındaMegan Shepherd · DEX Kitap · 201617 okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
Yirminci yüzyılın kült yazarlarından James Joyce, gençlik yıllarında kaleme aldığı ilk şiirlerinden sonra, ona ün kazandıran öykülerini yazmıştı. Dünyanın her yerinde edebiyat severlerin Dublinliler adıyla okuyup sevdiği bu öyküler iki yanıyla önemlidir: Birincisi, Joyce bu öykülerde modernizmin Avrupa'daki etkilerini, sanayinin insan ilişkileri üzerindeki baskılarını gözlemler. İkincisi, yine bu öyküler, yazarın sonsuz arayışını duyurur. Dublinliler'in içinde "Ölüler"in ayrı bir yeri vardır. Ölüler, Joyce'un burjuvaziye doğrudan saldırdığı, kentli ailelerin günlük yaşamını ince gözlemlerle paramparça ettiği unutulmaz bir öyküdür.
Ölüler
ÖlülerJames Joyce · Alakarga Sanat Yayınları · 2012422 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
Özel mülkiyetin hakim olduğu toplumlarda “çalışma” katı bir “zorunluluk” kapsamında gerçekleşir. Kapitalizm, çalışanların bedenini olduğu kadar zamanlarını da satın almıştır. Oysa insanın çalışmamak, yaşamını sürgit kılmak için zahmete girmemek gibi bir içgüdüsü vardır; bu içgüdünün adı “tembellik”tir. Tembellik, çalışmanın kutsallaştırıldığı toplumlarda hakir görülür, aşağılanır. Tembellik Hakkı, çalışmanın sarsılmaz bir değer haline getirildiği toplumların eleştirisini sunuyor; tembelliğin bir başıboşluk yahut aylaklık olmadığını öne sürerken, ütopik özleminin odağına özgürlüğü koyuyor: İnsanlığın kadim özlemi olarak zorunlulukların alt edildiği, insanın kendini tekrar bulduğu, özel mülkiyet hapishanesinin duvarlarının yıkıldığı, devletin ve diğer baskı araçlarının ortadan kalktığı bir toplumsal ve bireysel varoluşa işaret ediyor... Karl Marx’ın damadı Paul Lafargue’ın kaleme aldığı Tembellik Hakkı, Komünist Manifesto yahut Kapital gibi kendi alanında klasik haline gelen metinlere benzer bir şekilde, yayımlandığı tarihten bu yana hala büyük bir ilgiyle okunuyor.
Tembellik Hakkı
Tembellik HakkıPaul Lafargue · Ayrıntı Yayınları · 201510,2bin okunma
Reklam
88 syf.
·
Puan vermedi
Rilke 1923 yılında sadece modern Alman şiirinin değil, bütün modernist hareketin iki başyapıtını birden vermişti: Duino Ağıtları ve Orpheus’a Soneler. Duino Ağıtları’na daha önce başladığını düşünecek olursak, Orpheus’a Soneler gerçek anlamda “kuğunun son şarkısı”dır. Büyük bir coşkuyla ve kısa bir süre içinde yazılmış olan bu soneler, kendi içinde bir bütün oluşturur ve bütüncül bir okumaya ve çözümlemeye zorlar okurunu. Rilke’nin “mistik iç dünyası”nın bütün serüveninden damıtılmış sözleridir bunlar...
Orpheus'a Soneler
Orpheus'a SonelerRainer Maria Rilke · Yapı Kredi Yayınları · 2014549 okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
Psikopat. Bu kelimeyi duyar duymaz katiller, sapıklar, intihar bombacıları üşüşüyor zihnimize. Ama filmlerdeki emsallerinin aksine, gerçek hayatta her psikopat şiddet yanlısı veya suça meyilli değil. Yeni araştırmalar her on CEO'dan birinin psikopat olduğunu söylüyor. Gülerek "Bilmem mi!" diyorsanız ekleyelim; cerrahlar, avukatlar, gazeteciler ve politikacılar arasında da psikopatlık hayli olağan. Psikopatların dünyasına yapacağınız bu afallatıcı yolculukta, Oxford Üniversitesi'nden Prof. Kevin Dutton, psikopatik eğilimlerin insanın doğasında olduğunu ortaya koyarken, toplumun da daha önce hiç olmadığı kadar psikopatlaştığını savunuyor. Zira korkusuzluk, kendine güven, cazibe, acımasızlık ve odaklılık gibi psikopatlarda öne çıkan özellikler 21. yüzyılda başarı kelimesinin üzerine terzinin diktiği ceket gibi oturuyor. Kevin Dutton, yüksek güvenlikli hastanelerin psikopati koğuşları, Budist tapınakları kapaktaki "ermiş" kelimesi maalesef nedensiz kullanılmadı ve komando eğitim kampları gibi yalnız özel izinle girilebilen sıra dışı yerlerde sayesinde bizzat yaptığı gözlemleri, beyin taraması gibi gelişmiş yöntemler ve benzeri bilimsel araştırmalarla harmanlayarak, başarılı bir cerrahla seri katil arasındaki çizginin aslında nasıl da ipince olduğunu gözlerimizin önüne seriyor. Her sayfası kışkırtıcı önermelerle dolu Olağan Psikopatlar, bizi o hep hor gördüğümüz, ama yeri geldiğinde faydalanmaktan da çekinmediğimiz karanlık yanımız ile tanıştırıyor.
Olağan Psikopatlar
Olağan PsikopatlarKevin Dutton · Domingo Yayınevi · 20131,381 okunma
280 syf.
·
Puan vermedi
Stevenson’ın ilk kez 1881 yılında bir dergide tefrika olarak yayımladığı Define Adası, bugüne dek gerek atmosferi ve karakterleriyle, gerek anlattığı heyecanlı define avıyla her yaştan okuru cezbetmiştir. Yetişkin dostlarıyla birlikte çıktığı deniz seferinden sağ salim dönülmesinde önemli rol oynayan, romanın yeniyetme anlatıcısı Jim Hawkins açısından, bir rüştünü ispat etme hikâyesidir. Zira Jim bu seferde ihanetler, sürpriz saldırılar ve kanlı çarpışmalarla karşı karşıya kalmıştır. Romanın en fazla ete kemiğe büründürülmüş, en güçlü karakteri John Silver’ın eylemlerinde ise yazarın “ahlak” kavramının her zaman açık ve net olmamasına ilişkin alaycı yaklaşımı sezilir. Popüler korsan imgesinin biçimlenmesinde de Define Adası’nın rolü büyüktür. Bugün korsan denildiğinde gözümüzün önünde hemen definenin yerinin işaretli olduğu haritaların, tropikal adaların, omzunda papağanıyla tek bacaklı denizcilerin canlanmasını, romanın çok sayıda film ve dizi versiyonunun bu imgeleri çoğaltarak kolektif belleğimize yerleştirmesine borçluyuz.
Define Adası
Define AdasıRobert Louis Stevenson · İş Bankası Kültür Yayınları · 20175,7bin okunma
84 syf.
·
Puan vermedi
Efsuncu Baba büyüyle, simyayla, tılsımla uğraşan; define aramak, madeni altına çevirmek, yıldıznamelerden âlemin sırrını çözmek gibi heveslere kapılmış bir zat-ı muhteremdir. Onun dünyasını batıl inançları şekillendirir, her adımını bu hurafelere göre atar. Eline yeni bir kitap geçer, İstanbul’un bütün defineleri şifreli halde bildirilmiştir bu kitapta. Defineye ulaşmak için tılsımı kaldırması gerekir, bu da Binbirdirek’teki anahtarı ve kendisine yardımcı olacak insan suretinde iki meleği bulmasına bağlıdır. Böylece Kirkor ve Agop’la tanışırız. Karın tokluğuna çalışan, ortaoyunundan fırlama bu iki komik tip Efsuncu Baba’nın karısı ve kızıyla yaşadığı konağa taşınır. Entrika giderek tüm aileyi sarar. Hüseyin Rahmi sofu görünümlü budala karakterlerinden birini daha insanlığın en büyük derdi olarak, gülmeceyle süslü serüvenli bir dille canlandırıyor.
Efsuncu Baba
Efsuncu BabaHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20187,4bin okunma
49 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.