Hayat yordu bizi.
Ne desek az kalıyor yaşadıklarimizin yanında.
Ne desek ki, zaten kimse anlamıyor.
Herkes; konuştuğum dinlensin ama ben dinlemeyeyim diyor.
İnsan insana ne zaman iyi gelecek, ya da o insan bana ne zaman gelecek...
Geceler uyumak için değil, günün karmaşasında unuttuğumuz dertlerimizi hatırlamak için var sanki. Tıpkı ağrıların da gece ortaya çıkması gibi. Ama karanlıkta her şey gizlenirdi hani, benim dertlerim karanlıkta ortaya çıkıyor hocam. Karanlıkta gizlenen tek şey suretler ve bu kıyasta da bir yanlışlık olmalı..
" Her gün gördüğümüz için giderek görünmezleşen, öylece köşelerinde tozlanan nesnelerde hayatımızın kayıtları gizlidir. Nesneler unutmaz fakat onlara hapsolan binlerce anıyı geri çağıracak bir işarete ihtiyaç duyarlar."
Güneşin asıl rengini görebilmek için atmosferin dışına çıkmak gerekir. Güneş'ten Dünya'ya ulaşan ışık, atmosferde kırılır çünkü. Sen de benim gerçeğimi görmek istersen suretime değil siretime bakmalısın. Üstelik atmosferin dışına da çıkmana gerek yok. Gözlerime baktığında yüreğimi görebilirsin
Bazen dengeyi kaybetmek de o dengenin parçası olabilir. Kendiliğinden olana alan tanımak; yani bazen kontrolü bırakmak da sağlıklı kontrolün, öz-düzenlemenin bir parçası.