Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hasan Can

BALTAYI BİLEMEK
Bir ormanda iki kişi ağaç kesiyormuş. Birinci adam sabahları erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyu ne dinleniyor ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş. Akşamları da arkadaşından birkaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş. İkinci adam ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş. Bir hafta boyunca bu tempoda çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar. Sonuç: İkinci adam çok daha fazla ağaç kesmiş. Birinci adam öfkelenmiş: "Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çalıştım. Senden daha erken işe başladım, senden daha geç bitirdim ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı ne?" İkinci adam yüzünde tebessümle yanıt vermiş: "Ortada bir sır yok. Sen durmaksızın çalışırken ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir." KISSA; BALTAYI BİLEMEK Kendimizi geliştirmek, baltamızı bilemektir. Kendimize zaman ayırıp yaşamımızı objektif bir bakışla gözden geçirmektir. Zayıf bulduğumuz yanlarımızı geliştirmek için çaba göstermektir. Bu zihnimizin, ruhumuzun, karakterimizin güçlenmesi için olmazsa olmaz bir koşuldur. Delhi'deki ünlü tapınakta Sokrat’ın şu sözü yer alır: "İnsan kendini tanı." Kendini tanımak, şu anda olduğumuz noktayla olmak istediğimiz nokta arasındaki yoldur. Kendini tanımak, kendimizi nasıl gördüğümüz ile başkalarının bizi nasıl gördüğü arasında fark olmaması anlamına gelir. Bireysel ve iş hayatımızda başarılı, mutlu ve doyumlu olmak istiyorsak baltamızı bilemek için kendimize zaman ayırmalıyız.
Reklam
Bir Kırlangıç Hikayesi
Kırlangıcın biri bir gün bir adama âşık olmuş. Her gün pencerenin önüne gelir adamı izlermiş. Bir gün bütün cesaretini toplamış ve adama: “Hey adam, ben seni seviyorum uzun zamandır seni izliyorum.” demiş. Adam, "Saçmalama sen bir kuşsun, ben ise bir insan… Durduk yere sen de nereden çıktın?" diye bunu içeri almamış, pencerenin önünden kovalamış. Kırlangıç yine gelmiş, "Tamam seni hiç rahatsız etmeyeceğim, demiş sadece çok iyi dost olalım." Adam yine kabul etmemiş ve kırlangıcı kovalamış. Kırlangıç tekrar gelmiş, "Bak, hava çok soğuk seninle çok iyi arkadaş olalım, beni içeri al soğukta donacağım. Sıcak ülkelere göç etmek zorunda kalacağım, lütfen beni içeri al." demiş. Adam yine almamış. Kırlangıç çok üzgün bir şekilde başını önüne eğmiş ve gitmiş. Aradan çok zaman geçmiş, adam pişman olmuş. Yaz gelmiş, diğer kırlangıçlara sormaya başlamış ama kırlangıcı gören olmamış. Sonunda danışmak ve bilgi almak için bilge bir kişiye gitmiş, olanları anlatmış. Bilge kişi demiş ki: "Kırlangıçların bütün ömrü altı aydır. Hayatta bazı fırsatlar vardır sadece bir kez elinize geçer; değerlendiremezseniz uçup gider. Hayatta bazı insanlar vardır, sadece bir kez karşınıza çıkar; değerini bilmezseniz kaçıp gider ve asla geri gelmez. Dikkatli olun, farkında olun. Bir düşün bakalım acaba sen farkında olmadan bugüne kadar kaç kırlangıç kovaladın."
ESKİ BİR TAPINAK YAZITI
Gürültü, patırtının ortasında sükûnetle dolaş; sessizliğin içinde huzur bulunduğunu unutma. Başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe herkesle dost olmaya çalış. Sana bir kötülük yapıldığında verebileceğin en iyi karşılık unutmak olsun. Bağışla ve unut. Ama kimseye teslim olma, içten ol. Telaşsız, kısa ve açık seçik konuş. Başkalarına da kulak

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Olayları ve insanları yargılamayı bir kenara bırakırsak, beğenmediğimiz şeylerin aslında "kötü" olmadığını "fark ederiz". Çünkü " Bizleri üzen veya mutlu eden şeyler, insanlar ve olaylar değil onlar hakkında verdiğimiz hükümlerdir.
Zaman sadece zihnimizde tasarlanan bir ölçüdür ve "an" lar birikerek zamanı oluşturur.
Reklam
Sorunlarınızdan şikayet etmeyin. İnsanların % 80'i ilgilenmez, geri kalan % 20'si bunları hak ettiğinizi düşünür. Mark Twain
Son ağaç kesildiğinde, son nehir kirlendiğinde ve son balık avlandığında, ancak o zaman paranın yenmediğini anlayacaksınız... Kızılderili Atasözü
Karakter, zekadan daha yüksek yerdedir. Emerson
Platon'a iki soru sormuşlar: Birincisi ;"İnsanoglunun sizi en çok şasırtan davranışları nedir"... ? Platon tek tek sıralamış : Çocukluktan sıkılırlar ve büyümek için acele ederler Ne var ki çocukluklarını özlerler Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler Ama sağlıklarını geri almak için de para öderler Yarından endişe ederken bugünü unuturlar Dolayısıyla ne bugünü ne de yarını yaşarlar Hiç ölmeyecek gibi yaşarlar Ancak hiç yaşamamış gibi ölürler Sıra gelmiş ikinci soruya ; "Peki sen ne öneriyorsun" ... ? Bilge yine sıralamış; Kimseye kendinizi "sevdirmeye" kalkmayın... ! Yapılması gereken tek şey, sadece kendinizi "sevilmeye" bırakmaktır Önemli olan; hayatta "En çok şeye sahip olmak" değil "En az şeye ihtiyaç duymaktır".. !
Dünya herkese yetecek büyüklüktedir. Onun için, başkasının yerini kapmaktansa, çalışarak gerçek yerinizi bulun. Charlie Chaplin
Reklam
Ve... Bir gün herkes anlar, sevdiğinin kıymetini... Ama gidince, Ama bitince, ama ölünce... Kısaca; İş işten geçince!
Zenginlik; nakit para ve başkaları için hiçbir değeri olmayan şeylerin birikimidir. Bolluk ise hareket ve seçme özgürlüğüdür. Hepiniz bolluk içinde yaşayın. Buckminster Fuller
Büyük insan olmaya gerek yok, insan olalım yeter. A. Capus
BİN bilsen de, yine BİR bilene danış. Atasözü
89 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.