Her insanın kendi etrafında inşa ettiği duvarlar var. Her insan etrafına duvarlar inşa eder. Kendi bile farkında değildir, ama o duvarlar hep vardır. Aşılmaz duvarları olan insanlar da vardır.
Mensup olduğum Türk toplumunun eleştirilecek birçok yönü var. Bunların başında eskiden beri süregelen geçmişte kalmış günahlarıyla yüzleşememek ve huzura erememek var.
1933-39. O yıllar Nazizm ve Mussolini'nin faşizmi bizim Ankara'ya model oluyor. O modelin içinde kalınca da Yahudi aleyhtarlığı, yabancı düşmanlığı, kaba milliyetçilik bütün bunlar yükselen değerler.
Yalnız olabilmek için fırsat kolluyorum bazen. Yalnız olmanın büyük bir mutluluk olduğunu düşünüyorum.
Çünkü yalnızken de iki kişiyiz.
Ben ve kendim...
Yani kendimle konuşabiliyorum.