Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Menkıbe: Ayağındaki Ok
Resûlullahın sevgili dâmâdı hazreti Alî “radıyallahü anh ve kerremallahü vecheh” namâza durunca, dünyâ yıkılsa haberi olmazdı. Şöyle anlatılır: Bir harbde hazreti Alînin “radıyallahü anh” mübârek ayağına bir ok gelip, kemiğe kadar saplanmışdı. Oku asılıp çekemediler. Doktora gösterdiler. Doktor: (Sana aklı gideren, bayıltan ilâc vermeli ki, ancak o zemân ok ayağından çekilir. Yoksa, bunun ağrısına tahammül edilemez) dedi. Emîr-ul mü’minin hazreti Alî “radıyallahü anh”: (Bayıltıcı ilâca ne lüzûm var. Biraz sabredin, namâz vakti gelsin, namâza durunca çıkarın) buyurdu. Namâz vakti geldi. Hazreti Alî namâza başladı. Doktor da hazreti Alî efendimizin mübârek ayağını yarıp oku çıkardı. Yarayı sardı. Hazreti Alî “radıyallahü anh”, namâzını bitirince doktora: (Oku çıkardın mı?) buyurdu. Doktor: (Evet çıkardım) dedi. Hazreti Alî “radıyallahü anh”: (Hiç farkına varmadım) buyurdu. Bunlarda şaşılacak ne var! Nitekim Yûsüf aleyhisselâmın güzelliği karşısında Mısr kadınları hayrân olup, kendilerini öyle unutmuşlardı ki, ellerini kesdiklerinden haberleri olmamışdı. Eğer Allahü teâlânın huzûru, kendi sevgililerini, kendilerinden haberi olmayacak bir hâle getirirse, buna niçin şaşılsın? Mü’minler de vefât ânında Resûlullah efendimizi görüp, ölüm acısını duymayacaklardır.