Erkekler kendilerine ihtiyaç duyulduğunu hissettiklerinde güçlenip harekete geçmeye hazır olurlar. Erkek bir ilişkide ihtiyaç sezinlemezse, gitgide daha edilgen olup enerjisi azalır; her geçen gün bu ilişkiye daha az katkıda bulunmaya başlar. Öte yandan, kendisine güvenildiğini hissettiğinde, kadının gereksinmelerini karşılamak ve bu çabaları için takdir görmek amacıyla elinden geleni yapar; güç kazanır ve verecek daha fazla şeyi olur.
Kadınlarsa desteklenip sevildiklerini hissettiklerinde güçlenerek harekete hazır olurlar. Kadın bir ilişkide sevilip değer gördüğünü hissetmezse, giderek daha çok sorumluluk duymaya zorlanır ve çok fazla vermekten bitkin düşer. Buna karşılık, kendisine değer verilip saygı gördüğünü hissederse tatmin olur ve daha fazla verir.
Baskı altındaki erkeğin dikkatini tek bir soruna toplayıp diğerlerini unutması gibi, baskı altındaki kadın da tüm sorunları büyütüp bunların altında ezilmiş gibi hissetme eğilimindedir. Dikkatini sorunun çözümüne toplamadan, olası tüm sorunlar hakkında konuşarak kendini daha iyi hisseder.
Moreno, kendimizi başkalarıyla kurduğumuz ilişkiler üzerinden tanımladığımızı öne sürer. Diğerleriyle etkileşim kurarken aldığımız yaraları fark ettiğimiz an, iyileşmeye başladığımız andır.(Lipman, 2003)
Bilme kapasitesi, insanın öğrenme ve öğretme yeteneğinin ifadesidir. İnsanın bilme çabası, hayatta kalmanın ve yaşadığı dünyayı anlamanın bir yansıması olarak insan ihtiyaçlarına cevap veren nitelikler taşımaktadır.
İnsan tarihi belirlenmiş öğelerin oyunuyla açıklanır. Hepsi kadına aynı yazgıyı biçer. Kadının dramı erkeksi ve kadınca eğilimleri arasındaki çatışmaya indirgenir... Bu dramların kendine ait bir dinamizmi var gibi görünmektedir; bunu saptıran bütün rastlantılara rağmen yolunu çizmeye bakar ve her kadın bu drama edilgen biçimde katlanır.
Sayfa 97 - Simone de Beauvoir İkinci CinsiyetKitabı okudu