Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Franz bazı halklara atfettiğimiz fiziki üstünlükte kostümün önemli bir rol oynadığını itiraf etmek zorunda kaldı. Eskiden rengarenk uzun elbiseleriyle son derece zarif görünen Türkler, şimdi düğmeli mavi redingotları ve kendilerini kırmızı tıpalı şarap şişesi gibi gösteren Yunan fesleriyle iğrenç bir görüntü sergilemiyorlar mı?
Sayfa 481 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
İnsan hiç kuşkusuz çok nankör ve bencil bir hayvan..
Sayfa 471 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
Reklam
Ve Kont bir kahkaha attı ama böyle korkunç bir kahkahayla gülebilmesi olağanüstü ızdıraplar çektiğini belli ediyordu..
Sayfa 469 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
"Şuraya bakın, şuraya bakın," diye devam etti Kont iki genci ellerinden kavrayarak, "şuraya bakın, işte bu çok ilginç, işte kaderine boyun eğmiş, cellat kütüğüne yürüyen, bir alçak gibi ölecek bir adam, evet bu doğru ama ölüme doğru hiç direnç göstermeden, hiç yakınmadan yürüyordu: Ona bu ani gücü verenin ne olduğunu biliyor musunuz? Onu teselli edenin ne olduğunu biliyor musunuz? Cezasını sabırla kabullenmesini sağlayanın ne olduğunu biliyor musunuz? Bir başkası onun sıkıntısını paylaşıyordu; bir başkası da onun gibi ölecekti; bir başkası ondan önce ölecekti! İki koyunu kasaba, iki öküzü mezbahaya götürün ve ikisinden birine diğerinin ölmeyeceğini anlatmaya çalışın, koyun sevinçle meleyecek, öküz keyifle böğürecektir ama insanın, Tanrı'nın kendi görünümüne bir biçim vermek için yarattığı insanın, Tanrı'nın ilk, yegâne ve en yüce görevi olarak yakınlarını sevmeyi dayattığı insanın, Tanrı'nın düşüncesini ifade etsin diye ses verdiği insanın arkadaşının kurtulduğunu öğrendiğinde atacağı ilk çığlık bir sövgüden ibaret olacaktır. Doğanın başyapıtı, yaratılışın kralı olan insanı kutlamak gerek!"
Sayfa 468 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
"Ah insanlar! İnsanlar! Tim-sah soyundan gelenler!"
Sayfa 468 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
"Ağır ağır nüfuz eden, derin, tükenmek bilmez, sonsuz bir keder söz konusuysa, mümkünse bana bu kederi yaşatana benzer bir ızdırap çektirerek karşılık veririm.."
Sayfa 458 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
Reklam
"Onları cezalandırmak için düello hoş görülüyor." "Peh! Düello," diye haykırdı Kont, "inanın ki, hedef intikam olduğunda hedefe varmanın eğlenceli bir yoludur! Bir adam sevgilinizi kaçırır, bir adam karınızı baştan çıkarır, kızınızın onurunu lekeler; Tanrı'dan yarattığı her insana vadettiği mutluluktan payını isteyen tüm bir yaşamı keder, sefalet ya da alçaklıkla mahvolmuş bir var oluşa dönüştürür ve siz de ruhunuzu çılgınlıkla, yüreğinizi umutsuzlukla dolduran bu adamın göğsune bir kılıç sapladığınız ya da kafasına bir mermi sıktığınız için intikamınızı aldığınızı sanırsınız! Hadi canım! Üstelik düelloyu sıklıkla o kazanır, herkesin gözünde aklanır ve bir şekilde Tanrı tarafından bağışlanır. Hayır, hayır, birin den intikam alacak olsam bu yöntemi asla denemezdim.."
Sayfa 457 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
"Bir bireyin ölümüyle temelinden sarsılan toplum ölümün intikamını ölümle alır ama bir insanın, toplumun hiç umurunda olmaksızın, ona az önce sözünü ettiğimiz intikamın yeterli aracını sağlamaksızın yüreğini parçalayan milyonlarca keder yok mudur? Türklerin kazığının, İranlıların fıçılarının, İrokuaların sinir uçlarına bağlayıp çevirdikleri çubukların çok hafif işkence yöntemleri olarak kalacağı ve yine de kayıtsız toplumun cezasız bıraktığı suçlar yok mudur? Söyleyin, bu tür suçlar yok mudur?"
Sayfa 457 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
"İnsan adaletinin teselli edici yanı yetersiz kalıyor: kana karşı kan dökebilir, hepsi bu; ondan yapabileceği bir şeyi istemek gerekir, başka bir şey değil ."
Sayfa 457 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
"Bir insan babanı annenizi, sevgilinizi, nihayet yüreğinizden koparıldığında orada sonsuz bir boşluk ve hiç durmadan kanayan bir yara bırakan o varlıklardan birini öldürdüğünde, giyotinin bıçağı katilin artkafa kemiğinin altı ile trapez kası arasından geçtiği ve size yıllar boyunca manevi ızdıraplar yaşatan kişi birkaç saniyeliğine fiziki acılar çektiği için, toplumun sizin kederinizi yeterince telafi ettiğine mi inanacaksınız?"
Sayfa 457 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
Reklam
"Ne kadar çok ölüme tanık olunursa, ölmek o kadar kolaylaşır, bana göre ölüm bir işkence olabilir ama günahların bedelinin ödenmesi değildir.."
Sayfa 456 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
Ruhun bedenden hangi farklı biçimlerde çıktığını ve ülkelerin niteliklerine, tarzlarına, hatta geleneklerine göre insanların varlıktan hiçliğe o ulvi geçişlerini nasıl karşıladıklarını incelemek ilginç değil midir?
Sayfa 456 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
Hayatta insanın zihnini cidden meşgul eden tek bir mesele vardır: ölüm..
Sayfa 456 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
"Bana infazlar hakkında Avrupalılardan söz etmeyin, bundan hiçbir şey anlamıyorlar ve gerçekten de acımasızlığın çocukluk ya da daha doğrusu yaşlılık evresini yaşıyorlar.."
Sayfa 456 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1. CiltKitabı okudu
Ama bilirsiniz ki suçlu, suçlu olduğunun kesinleştiğini duymayı sevmez.
Sayfa 472 - İş Bankası (2.Cilt)Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.