İnsan sevildiği gözden düşünce kocaman bir karanlığa, yapayalnızlık çukuruna düşüyormuş. Gözleri, içinde en güzel anları saklayan pırıl pırıl gözleri bir kez olsun ona bakmayınca, elleri, ruhunu ısıtan elleri elleriyle buluşamayınca, bir zamanlar onun için deli gibi atan kalbini sımsıkı sarılıp hissedemeyince en büyük kalabalıklarda dahi olsa
Günaydın. Geride bırakmak ne zor. Bir yeri terk etmek ya da birini, küsmek, görüşmemeye çabalamak değil; geride bırakmak. Varlığını hiç olmamışçasına yok etmek. Ne zor. Calligarich, "Ama hep böyledir işte, yaşam boyu tanıştığımız değil, geride bıraktığımız insanlardır bizi biz yapan," der. Geride bıraktıklarımıza da şükür sevgili okur.
Reklam
“Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar: Ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir.” 🌿
Lev Tolstoy
Lev Tolstoy
Güzelliğe ihtiyacı var dünyanın. Az olsa da, azınlıkta kalsa da buna inananlar, var işte ihtiyacı. Başka türlü katlanılacak gibi değil hiçbir coğrafya. Elizabeth von Arnim, "Güzellik insanı âşık ediyor ve aşk insanı güzelleştiriyordu." diyor. Güzellikle, aşkla, sevgiyle sevgili okur. Güzel bir hafta olsun. Var olun.
Elizabeth Von Arnim
Elizabeth Von Arnim
-
Bazen olur ya, bir yerlerde bir acı hissederiz. Sebepsiz. Tuhaf bir huzursuzluk. Anlat deseler anlatılmaz, öyleyse evham ettiğimiz söylenir, her şey yolundadır güya. Ölümcül Kimlikler'de şöyle diyor Maalouf: "Yaraların hissedilmesi için, tanımlanmaya ihtiyacı yoktur." Bazı yaralar böyle sevgili okur. Tanımlamaya, anlam yüklemeye
Hz.Hatice: Allah'ın Selam Gönderdiği Kadın
Rasûlullah Efendimiz Hira Mağarası’nda inzivâya çekildiği zamanlarda,gönderebileceği hizmetçileri olduğu hâlde Hz.Hatice annemiz Rasûlullah Efendimiz’e bizzat azık götürmüştür.Eşsiz sadâkatiyle; İslâm’ın en garip ve zayıf zamanındaki boykot yıllarında, bütün servetini,Allah ve Rasûl’ü için cömertçe harcayarak muhteşem bir fedakârlık ve îman cesareti sergilemiştir. Öyle ki,Hatice annemizin fedakârlığına Cebrâil (as) bile hayran olmuştur.Nitekim vahiy meleği bir gün Rasûl-i Ekrem Efendimiz ile sohbet ederken, Hazret-i Hatice’nin elinde bir kap yemekle gelmekte olduğunu haber vermiş,sonra da şunları söylemiştir: “–Hatice yanına geldiği zaman, ona Rabbinden ve benden selâm söyle! Onu, Cennet’te inciden yapılmış bir sarayla müjdele! Orada ne gürültü vardır ne de yorgunluk.” (Buhârî, Menâkıbü’l-Ensâr, 20) Allah Teâlâ Hazretleri’nin Cebrâil (as) ile gönderilen hususî selâmına mazhar olmak,bir kul için şereflerin en yücesidir.Hatice Vâlidemiz’in Allâh’ın hususî selâmına mazhar olmakla ulaştığı şeref,yaratılıştan beri acaba kaç kula nasîp olmuştur?Hz.Hatice(ra) ise bu ilâhî selâma şöyle mukâbele etmiştir: 💐 "Allahümme entesselam ve-minkesselam tebarekte ya zelcelal-i vel-ikram" O (şanı yüce Allah Teâlâ) Selâm’ın kendisidir, selâm O’ndandır. Cebrâil’e de selâm olsun. Ey Allâh’ın Rasûlü! Allâh’ın selâmı, rahmeti ve bereketi Sen’in de üzerine olsun!” Kaynak : osmannuritopbas.com/hazret-i-hatice...
Reklam
Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar: Ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir. Lev Nikolayeviç Tolstoy
Tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar. Ya bir insan bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir. Tolstoy
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.