Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Yine yenilmezdik de harp sanayisinde Avrupa'ya bu kadar bağımlı olmak, mühimmat için bile Almanlara muhtaç olmak bitirdi bizi. Düşün, adamlar seri atışlı mantelli toplar yapmaya başlamış, sen daha Şeşhane kurup eski kaval toplarını yenilemekle uğraşıyorsun. Sonra mukadderat demek sorumluluktan kaçmaktır.
Sayfa 136 - KronikKitabı okuyor
Ömrümüzün bütün günlerini birbirimize veda ederek, yarın görüşürüz deyip bize de bunun dendiğini işiterek geçiriyor olmamız ve mukadderat gereği, o günlerden birinin bu kişilerden biri için son gün olması, ya yarın görüşürüz dediğimiz kimsenin ya da bunu diyen kendimizin artık hayatta olmaması ilginç.
Reklam
Benim ölümüm taştan olacak. Mukadderat'ın iskelelerine, açılabilen köprülerine, tuzaklarına, yeraltındaki bütün yollarına aşinayım. Orada kaybolmam. Ölümün, beni öldürmek için suç ortaklığıma ihtiyacı olacak.
Kim der ki "Mukadderat sicimi beni bağlamaz"? Askını, kaskını, maskeni taksan bile... Namluların nazarı değdiği zaman Azrail'in menzilinde kim sakarlaşmaz?
Mukadderat demekle, arınmaz insan kabahatinden. Mesuliyet insana aittir, biz böyle biliriz Nebi Adem'den.
Sayfa 51 - Timaş
Reklam
Hakikatlerim coşkumun veya hüznümün sofizmleridir. Var olurum, hissederim ve ânın keyfince -ve kendime rağmen- düşünürüm. Zaman beni oluşturur; beyhude yere ona karşı çıkarım - ve olurum. Temenni edilmemiş olan şimdiki zamanım cereyan eder, bende cereyan eder; hükmedemediğimden, yorumlarım onu; düşüncelerimin kölesiyimdir, onlarla oynarım, tıpkı bir mukadderat soytarısı gibi…
Sayfa 106Kitabı okudu
Onu öldürmek de istedikleri duyulmuştu. Mukadderat denen bir şey var mı, yok mu bilinmez. Fakat Mustafa Kemal'i yok etmek isteyenler o hayattayken memleket dışında birer birer öldürülmüşler, bir takımı da suikast yüzünden asılmışlardır. Mustafa Kemal'de dinmeyen bir yükselme hırsı vardı. Nereye kadar yükselecekti...
Sayfa 70 - Pozitif
Tertemiz bir tespit daha..
Kişi tüm bu rahatsızlıklara içerleyip (umuda karşı umut­la), aidiyet rüyasıyla bir kurtuluş ya da fasıla arayabilir. Fakat kişi zorunlu kaderinden bir uğraş, bir misyon veya bilinçli olarak tercih ettiği bir mukadderat da inşa edebilir. Böylesi bir kararın, bu kararı alıp böylesi zor bir görevi ta­mamlayanlara getireceği daha pek çok fayda ve muhtemel faydalar sayesinde bu insanların çevrelerindeki insanlara sunabilecekleri pek çok iyilik vardır.
Dîbâce
Oradaydık hepimiz,müheyya bekliyorduk salaştı mukadderat,bozulmuş bir nışandı gebe rüzgar,ihanete uğramış deniz,kerrat cetveli dünyaya sokunmuştuk,dünya hamdı külsüzdü ocak,tellal çarşısız ağzımız noksandı. Rımbaud'nun haberi yoktu Menelik'ten Nijinski delirmişti Mahler'in beş yaşındaki kızı ölmemisti daha nehre Haşim annesiyle
Reklam
Mukadderat
Mukadderat fikri kendisiyle birlikte öyle büyük bir anlaşılmazlık yekûnu getirir ki her durumda bunu kullanabiliriz, özellikle de en ufak miskinlik vesilesinde. Bu fikirle iş yapmayı bilen bir tembel bir nöbetçi kadar prestijli olur, onu dudaklarından hiç eksik etmeyen bir mağlup kolayca kahraman kesilir... Bizi aşan şeye, kendimizi tehlikeye atmadan çağrı yapmak budur. Misyonu artık hiçbir yere götürmediğinde kim ona başvurmaz ki? Son derece boş ama yine de şerefli bu özrün altına hiç sığınmamış olan var mıdır?
Sayfa 94 - Sel Yayınları
“Türkiye halkı, ırken veya dinen veya harsen birleşik ve yekdiğerine karşı hürmet ve fedakârlık hisleriyle dolu ve mukadderat ve menfaatleri ortak olan bir toplumsal hey’ettir”
"Ne yapacak, önce içini çekerek ağladı, sakinleşince de, 'Mukadderat' diyerek eliyle gökyüzünü gösterdi: 'O nasıl isterse öyle olur.'
Sayfa 456
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.