Günün birinde benim için müziğin biteceğini biliyorum. Peki bu, bir son mu yoksa müzik, yeniden çalmaya mı başlayacak? Gerçekten bilmiyorum.
Sayfa 17Kitabı okuyor
“Porfirios çok yazan biridir. Kaynaklarda büyük kısmı bugün elimizde olmayan altmıştan fazla eserinin adı geçmektedir. Bunların bir bölümü din, mitoloji, gramer, retorik, müzik, matematik, astronomi gibi dar anlamda felsefenin içinde yer almayan konularla ilgilidir…”
Sayfa 232, 233Kitabı okudu
Saman Alevi
🎶🎵
Geçici bir heves mi, bilmem ki bizimkisi
Ömür boyu sürer mi?
Saman alevi gibi, söyle, bir anlık mı?
Aşk bu kadar kolay mı?
Ne romanı, tarihi; kalan hiçbir şey var mı?
Nasibini almayan
Bütün aşıklar gibi yürekli olmalı
Aşk bu kadar kolay mı?
#Ozan Orhon#
Vesselam.
Bu gün 1 Haziran. Bir yıl önce hayatımın ikinci kez bana verildiğini bildiğim günün tarihi bu gün. Tekrar müzik dinleyebilmenin, tekrar konuşabilmenin bana bağışlandığı ve hatta, tekrar aşık olabilme umudunu bile hissedebilmenin birinci yılı bu gün. Bazen düşünüyorum da, ne çok ciddiye alıyoruz şu yaşamak işini. Ne çok üzülüyoruz gidenlere ve ne çok sevemiyoruz kalanları. Her şeye rağmen dinleyebildiğin bir klarnet sesi, mırıldanabilecek cümlelerin, gidebileceğini bildiğin yolların ve hatta, belki yeniden sevebilecek bir umudun varsa eğer, fazlası yük olurmuş insana. Şu bir yılda öğrendiğim en iyi şeylerden bir tanesi ise: "Her şey herkesin gönlüne göre olsun." Deyip yoluma devam edebilmekti. Çünkü zaten herkes bir gün ikinci bir şansı olmadan gidecek...
Vesselam...
-ҡαɓαҡ૮ı
Dostoyevski'yle çay içip,
Çaykovski ile müzik dinleyip,
Sokrates'le güncel anayasaları tartışıp,
Mustafa Kemal ATATÜRK'ten Siyasal Düşünceler Tarihi dersini dinlemek isterdim..
Zaman makinesi seni birgün bulup kimselere de söylemiycem.
Birbiriyle ilişkili üç tek tanrılı dinde, Yahudilik, Hristiyanlık ve İslam' da, tanrı düşünce ve deneyiminin tarihini araştırmaya başladığımda, Tanrı'nın insan gereksinim ve arzularının bir yansıması olduğunu bulmayı bekliyordum. Bu gelişimin her aşamasında "O"nun, toplumun korku ve özlemlerinin aynası olacağını düşünüyordum. Sezgilerim tamamıyla yanlış çıkmadı ama bazı bulgularım beni fazlasıyla şaşırttı ve bunları otuz yıl önce, dinsel yaşama başladığımda öğrenmiş olmayı isterdim. Tanrı'nın yukarıdan bana inmesini beklemek yerine kendi içimde O'nun duygusunu yaratmaya çalışmam gerektiğini üç inancın yetkin tek tanrıcılarından duymak beni bir yığın endişeden kurtarırdı. Hahamlar, rahipler ve sufiler beni, Tanrı'nın "orada, yukarıda" bir gerçeklik olduğu inancından kurtarırdı, onu sıradan akılcı süreçlerle nesnel bir olgu olarak yaşamayı bekleme konusunda beni uyarırlardı. Tanrı hakkındaki önemli duygunun, o kadar esinleyici bulduğum şiir ve müzik gibi, yaratıcı imgelemin bir eseri olduğunu söylerlerdi. Bana sessizce ve güvenle Tanrı'nın gerçekten var olmadığını ama dünyadaki en önemli gerçeğin "O" olduğunu söyleyen saygın birkaç tek tanrıcı olmalıydı.
Bütün bir resim tarihi, bütün bir edebiyat, müzik, felsefe ve nihayet sinema, hep kadının çevresinde dönüp dururlar son tahlilde; açık ya da örtük biçimde.
Sayfa 67Kitabı okuyor
Hasankeyf'e hayali bir yolculuk yapmak da harika bir seçim! Bu büyüleyici antik kent, binlerce yıllık tarihe sahip ve eşsiz doğal güzelliklerle dolu. Gözlerini kapat ve bu tarihi yere doğru bir yolculuğa çıkalım.Zaman makinesine bindiğimizde, bizi Mezopotamya'nın kalbine, Dicle Nehri'nin kıyısındaki Hasankeyf'e götürüyor. Zaman
Müzik, hem tarihî hüviyet oluşumunu mümkün kılan ruh ve düşünce tavrının doğrudan tebarüz ettiği ritmik bir ifade, hem farklı milletleri ve kültürleri aynı ruh ikliminde buluşturan sihirli bir kudret, hem de oluşan birliğin ve üst-hüviyetin belki de en önemli tarihî hafızasıdır.
Osmanlı-Türk kimliğini diğerlerinden farklı kılan hasiyet, bütün bu ilişkiler bütününü kuşatarak karakter kazandıran ruh ve düşünce tavrının merkezi hüviyette bir tarihî hüviyet iddiasına sahip olmasıdır.